Özellikle siz de benim gibi doğa aşığı ve jeep safari tutkunuysanız burası kesinlikle Orhaniye ve Kızkumu’dur, burada ruhunuzun ihtiyacı olan her şeye sahip olacaksınız. Kızkumu, Orhaniye ilçesinin 30 kilometre güneybatısında ve Turgut’tan 2.5 kilometre sonradır. Orhaniye koyu, eşsiz bir doğa oluşumu ile meşhurdur. Yeşilin her rengini görebileceğiniz gibi çam ağaçlarının o güzel kokusuyla birlikte sizi her daim sakin bir deniz beklemektedir. Bu güzel ilçeyi meşhur yapan doğal güzelliği ise deniz üzerinde yürüyor hissi veren 600 metre batık bir patika gibi uzanan plajdır. Hatta sizde şaşkın gözlerle etrafı süzerken dayanamayıp suya girerek, denizin ortasında yürümenin keyfini çıkarabilirsiniz.
Orhaniye Köyü, antik Bybassos kentinin kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Yüzlerce yıllık geçmişe sahip köyün mübadele öncesi sakinleri Rumlar ve Rumlar döneminde “Kırvasil” olarak anılmış Orhaniye. Turizmle birlikte gelişen ve popüleritesi artan Orhaniye’nin büyük işletmeleri yok. Küçük pansiyon ve restoranlar gelenleri ağırlamakta. Orhaniye’ye geldiğinizde Kızkumu Plajı ilk dikkatinizi çekecek yer. Geniş ve korunaklı bir koy burası, çam ağaçlarının çevrelediği yemyeşil doğası ve denizi ile dikkat çeker. Sığ olan suyu her daim çarşaf gibidir. Dalga sevmeyenler için en ideal koylardan biridir Kızkumu. Fakat koyun ortasında karşıdan karşıya yürüyen insanlara takılır gözünüz burada. Suyun içinde yürümek mümkün müdür? Kızkumu denilen bu koyda suyun ortasında yükselen kum tabakası aslında burayı efsaneleştiren... Koyun yarısına kadar uzanan ve baktığınızda dikkatinizden kaçmayan bu kum tabakası onlarca insanın yürüdüğü yer. Şaşkınlıkla bakarsınız önce, sonra hikayesini dinler, yüzyıllar sonra bile kulaktan kulağa aktarılan genç bir kızın acısına hüzünlenirsiniz. Beni de hüzünlendiren efsanenin de hikayesi şöyle;
- “Efsaneye göre, , Bybassos Kralı’nın güzeller güzeli kızı fakir balıkçıya aşık olur. Ancak kral, kızını balıkçıya vermez. Kralın kızı, balıkçı sevgilisiyle gizli gizli buluşur. Birileri, kızının balıkçıyla buluştuğunu “balıkçı denizden geliyor, kızınız kumsalda onu bekliyor, ışıkla yerini işaret ediyor. Delikanlı da ışığa geliyor ve kızınız ile delikanlı gün ağarana kadar aşk oyunlarına dalıyor.” sözleriyle krala anlatır.
- Bunları duyan kral çok öfkelenir. Bir gece kızını kumsalda yakalayan kral, askerlerine de ışıkla balıkçıya işaret vermelerini emretmiş. Delikanlı ışığı görünce atlamış kayığına, kumsala doğru kürek çekmeye başlamış. Derken kız, askerlerin elinden kurtulmuş ve sevgilisini kurtarmak için koşmaya başlamış. Ama sevgilisinin kayığına varması imkânsızmış. Atmış kendini sulara ve o anda bir mucize gerçekleşmiş: Kızın adım attığı her yer kuma dönüşürken, peşinden koşan askerler, denize gömülmüş.
- Kız kayığa kadar koşmuş ancak iki sevgili tam kavuşacakken bir okçu, delikanlıyı hedefleyip sallamış okunu. Ok gelip delikanlıya sarılan kızı bulmuş. Kızın bastığı yerde ortaya çıkan kumlar, kan suya karışınca kırmızıya boyanmış. Delikanlı ise almış yaralı sevgilisini gitmiş. Bir daha da onları ne gören olmuş ne de duyan…. “
Bu efsaneyi ilk öğrendiğim de tüylerim diken diken olmuştur, insanın aşka dair inancını yeşertiyor, Aşka, sevgiye, doğaya, maviye, yeşile hasret kalmışsanız neden görmeniz gereken yer Kızkumu olmasın…Koyun ortasında bir ada yer alıyor, Şövalye Adası ya da Kale Adası da denilen bu adanın üzerindeki kalıntılar dikkatinizi çekecektir. Kale kalıntılarının olması süpriz değil, zira koyun girişinde bir nevi gözlem ve savunma noktası gerekliydi. Bybassos antik kentine ait olduğu söylenen sur duvarları Kızkumu’nun efsanesine de ön ayak oluyor aslında. Kızkumu’nda aşkı, sevgiyi, doğayı, maviyi ve yeşili doyasıya yaşamanız, güzel vakit geçirmeniz için başka güzel yer olamaz diye düşünüyorum, hem tarih kokan, hem doğa, hem aşk kokan bu muhteşem yere nasıl gideceğinizi merak ediyorsanız buyursunlar o zaman.
Nasıl Gidilir?
- İstanbul'dan yola çıkacaklar için, çeşitli alternatifler var.
- En kısa ulaşım, uçakla Dalaman havaalanına inip, taksi veya minübüsle Marmaris ve Orhaniye'ye ulaşmak.
- Otobüsle seyahat edenler, Marmaris girişi Shell akaryakıt istasyonu karşısısından kalkan minübüslere binerek, iki saatte bir yapılan seferler ile Hisarönüne gidebilirler.
- Gece 24.00'e kadar süren seferler, Orhaniye'deki motellerin önünden geçiyor.
- Özel aracı ile yola çıkanlar, Çamlıca gişelerinden Bayramoğlu sapağına kadar otoyolu kullanacaklar. Eskihisar'dan dolunca kalkan arabalı vapurla devam eden yolculuk 40 dakika sonra Topcular'da başlıyor.
- Topçular'da depoyu tam doldurursanız, bu genişletip bitirilen Yalova - Bursa yolunu karşılıyor. Bursa çevre yolu ilaç gibi geliyor.
- Sizi kent çıkışına kadar çıkaran bu yol 30 kilometreye kadar tek yönlü. Bursa - Balıkesir arasındaki yol çalışmaları devam ediyor ama bundan pek etkilenmiyorsunuz. Sabah 07.30'da İstanbul'dan yola çıkanlar, 11. 00 sularında Susurluk'ta oluyor.
- Yol üstünde birçok ayran evi, kafe ve bahçe var. Susurluk'tan sonra mükemmel sayılabilecek bir yola giriyorsunuz.Bu yola uçak bile iner. Balıkesir'i sağınıza alarak sola sapınca, yönünüzü İzmir'e çevirmiş oluyorsunuz.
- İzmir girişinde Bornova'dan itibaren şehir içinde yapılan otobana girerek, körfezi seyrede seyrede, kokular arasında, şehir dışına çıkıyorsunuz.
- Ardından Aydın'a kadar otobanı kullanabilirsiniz. Bu yol da size sürüş keyfini yaşatıyor.
- Aydın, Çine derken, Muğla'ya ve 670 metre rakımlı Sakar Geçidi'ne geliyorsunuz ve sonunda karşınızda görkemli Gökova Körfezi.
- Şimdi biraz durun ve manzarayı seyredin.
- Bütün yol yorgunluğunuz geçecektir. Aşağıda okaliptus ağaçlarıyla çevrili Marmaris yolu, şiir gibi...
- Girişte Orhaniye'ye gitmek için iki yolunuz var.
- Datça sapağına dönebilir veya İçmeler üzerinden tercihinizi kullanabilirsiniz.
- Datça yolunda, kısaltma ve virajlardan kurtarma çalışmaları nedeniyle, ulaşım zaman zaman stabilize yoldan sağlanıyor, yalnız sizin için datça yolu daha rahat ve iyi olacaktır, içmlerden giderseniz biraz zorlanabileceğinizi söylemem gerekiyor.
Yolculuğunuzu bitirdiniz ve Orhaniye’ye geldiniz, burada öyle büyük oteller yok, ama ben sizi Kızkumu plajının hemen karşısında bulunan doğa cenneti bir yere götüreceğim.
Nerede Kalınır?
- Sessiz sakin kafa dinlenmelik bir yer arıyorsanız özellikle sizi Azra Bungalov Evlerine götüreceğim.
- Kız kumuna gezmeye gitseniz bile karşıya baktığınız tepede konumlanmış bu muhteşem Bungalov evlerine rastlayacaksınız, konaklamayı düşünmüyorsanız bile eminim ki gidip en azından bir bakmak isteyeceksiniz ya da en azından kahvaltı ya da yemeğinizi yemek isteyeceksiniz.
- Çünkü Balkon veya terasına oturduğunuzda karşınızda kızkumunu göreceksin, o yeşilliklerin ve çam kokularının içinde kızkumu sizi içine çekip size efsaneyi hatırlatacak, daha yemeğini yemeden uzaklara dalıp gidip bu imkânsız aşkın hikayesine hüzünlenirken bir yandan da Azra Bungalov evlerinin size vermiş olduğu huzuru içinizde hissedeceksiniz.
- Dediğim gibi karşınızda hemen kızkumu plajınıın muazzam manzarasını göreceksiniz üstelik plaja yürüme mesafesi sadece 1 dakika.
- Oraya vardığınızda sizi Taş döşemeli bir yol ve ahşap merdivenlerle ulaşılan rüstik bir yol sizi karşılayacak, kendinizi cennetin merdivenlerden çıktığınızı hayal edin aynen öyle bir yol.
- Muhteşem bungalov evleri tamamen ahşaptan yapılma, içerisinde yine ahşap mobilyalar, hasır çatı, balkon ve ve muhteşem kızkumu plajını göreceksiniz.
- Aynı zamanda tüm bungalovlarda düz ekran TV, ücretsiz Wi-Fi, vantilatör ve klima mevcuttur, yani değerli konukları için tüm ihtiyaçlarını düşünmüşler, doğa ile iç içe olurken aynı zamanda konforu rahatlıkla sizi yaşatıyorlar.
- Üstelik Tesis çalışanları ve sahipleri o kadar güler yüzlü ve misafirperver ki kendinizi bir otel de değil de kendi evinizdeymişsiniz gibi hissediyorsunuz, çünkü bunun için sizlere her türlü imkânları sizlere sunuyorlar.
- Bu eşsiz küçük cennet olan bungalov evleri üstelik bütün odaları deniz ve doğa manzaralıdır, burayı gördükten sonra açıkçası sizlere nasıl anlatacağımı bilemedim çünkü yaşamadan görmeden pek anlatmak mümkün olmuyor.
- Sabah uyandığınızda güneşin doğuşuna burada şahit oluyorsunuz, denizin ışıl ışıl mavisine, mis gibi çam kokuları, kuş cıvıltıları ile güne burada başlıyorsunuz.
- El emeği göz nuru bu muhteşem bungalov evlerinde konakladığınızda sabah kahvaltılarınız üstelik tamamen doğal malzemelerle hazırlanmış oluyor, zeytininden, balına, peynirinden, domatesine, yumurtasından biberine, hepsi taze ve tamamen doğal, tesis dışarıdan kesinlikle market ürünleri barındırmıyor.
- Burada üstelik konakladığınızda ne yiyeceğim diye de düşünmüyorsunuz çünkü bu minik cennete konumlandırılmış tesisin restoran&cafe’si de bulunmaktadır, o yüzden ne yiyeceğim diye aklınızdaki soru burada da son buluyor.
- Çünkü tesis değerli misafirleri için herşeyi düşünmüş. (insan daha ne ister ki? Deniz manzarasına konumlandırılmış bir bungalov ve, tertemiz odalar, yemyeşil bir doğa ve masmavi bir deniz)
- Bu arada restoran da yapılan yemeklerin malzemelerini de doğal olandan tercih ediyorlar, ister balık yiyin ister et çeşitleri yemeyi tercih edin isterseniz de ev yemekleri tüm malzemeler doğal taze ve üstelik çok lezzetli hatta buraya sadece restoranı için bile gidip enfes yemekleri yiyebillirsiniz ( gözünüzü manzaradan ve bungalov evlerinden alabilirseniz tabi. )
- Fazıl bey üstelik siz değerli dogaladogru.com okuyucularına özel indirim yapacaklarını da söylediler, bence ben daha fazla anlatıyayım siz bu küçük cennete inşa edilmiş tamamen doğa aşığı tesisi kendiniz gidin görün derim, hatta gittiğinizde ayrılmak bile istemeyeceğinizi düşünüyorum.
- Şehrin tüm kalabalığından uzak sessiz sakin doğa ile iç içe bu tesisten ayrıldığınızda eminim ki bir daha gitmek için can atacaksınız, çünkü ihtiyacınız olan herşeyin fazlası tam da burada, üstelik tesisiin özelliklerine göre konaklama ücreti de oldukça makul seviyelerde.
- O zaman daha ne duruyorsunuz? Valizlerinizi hazırlayıp doğru sizi Azra Bungalov evlerine gönderiyorum.
- Gittiğinizde Fazıl Bey’e selamlarımı iletirseniz çok sevinirim ve lütfen manzaranın odaların mis kokularının, eşsiz deniz manzarasının, muhteşem sabah kahvaltıların, leziz yemeklerin, kısacası her anın tadını çıkarın :)
- İyi Tatiller Şimdiden…..
Alışveriş Zamanı
- Burada alışveriş yapmak için tabii ki de Marmaris merkezine gitmeniz gerekmektedir.
- Yöresel olarak alacaklarınız arasında ise deniz ürünleri başta geliyor.
- Tabii ki aracınızda buzluk varsa. Yoksa aldığınız deniz ürünlerini bir kaç saat içinde tüketmeniz gerekiyor.
- Ayrıca kekik otu, kekik suyu ve kekik balı alabilirsiniz.
- Adaçayı, mersin yaprağı, incir ve defneyapraklarını da torbalar içinde alabilirsiniz.
- Ya da kendiinize güveniyorsanız, dağlardan toplayabilir ve kondisyon kazanabilirsiniz...
Gezin Görün
- Size efsaneleşmiş kızkumunun hikâyesini anlattım sırf bunun için bile Orhaniye’ye gidilir, ama tabii sadece bu değil.
- Plaj ve kafesiyle, jeep safari yolcularının da duraklarından olan Kızkumu, gün batımında kuğu gibi süzülerek koya giren yatlarla bütünleşerek sizlere görsel lezzetler sunuyor.
- orhaniye, etrafı dağlarla çevrili göl görünülü koy olduğu için, durgun suda her türlü spor yapılabiliyor. Kıyılar dalmaya elverişli.
- Ayrıca iskeleden ya da kiralayabileceğiniz tekne ile, kürek çekip olta balıkçılığı yapabilirsiniz.
- Aynı zamanda Azra Bungalov otelinde kaldığınız zaman, otel sizlere tekneye binme imkanları bile sizlere sağlıyor.
- Bungalov evlerinin önünden sabah kalkan 13 metrelik gezi teknesiyle, arzuya göre İnbükü, Kamelya, Dişlice adası, Artur Koyu, Bencik, Selimiye gibi koyları gün boyu gezebilirsiniz.
- Öğle yemeği ya uğranılan köylerde ya da teknede veriliyor. Salata, haşlanmış patates, yumurta, köfte veya piliç ime meyveden oluşan menüde içeceklerin seçimi size kalmış.
- Fotoğraf çekmeye meraklı olanlar için, oldukça geniş imkanlar sunuluyor Orhaniye'de. 6 kilometre uzaklıktaki şelale, 1,5 saatte gidilebilen Knidos antik kenti veya 1 saatte ulaşabileceğiniz Bozburun ve Baybossos gibi mekanlar, benzersiz görüntüler taşıyor objektiflere.
Şimdiden İyi Tatiller Dilerim :)