DMT Nedir?
Ruh molekülü yani DMT, epifiz bezinin salgıladığı bir halüsinojendir. Bu hormon diğer boyutlarla iletişime geçmemizi sağlayabilen beynimizde ki sihirbazdır. Yapısı mercimek tanesi büyüklüğünde bir kozalak şeklinde olan bu küçük tanrısal hormon tüm canlılarda olan ve kendisini serotonin ve melatonin hormonları ile izomer eden büyük patrondur.
DMT'nin farkındalığımızı keskinleştirip algı seviyemizi artırmamızı sağladığı da bilinenler arasındadır. Her canlı da olan bu hormon uyku sırasında rem anında daha çok salgılandığı ve en üst salgılanma anının doğum ve ölüm olması bizi araştırmamız için kendisine çeken asıl sebeplerden biridir. Ne doğduğumuz anın ne de öldüğümüz anın hissini asla bilemeyiz (şimdilik). Çok karamsar olan dünyayı genelde siyah beyaz olarak gören insanların bu hormonu yeterince üretemediği düşünülüyor. Bu hormonu dışarıdan bitkiler aracılığıyla almak mümkün ama anlatılmaz bir his olduğu kadar tehlikeli de bir şeydir..
DMT Nereden Salgılanır?
Simetrik bir yapıya sahip olan beynimizde bu simetriyi bozan tek bölüm epifiz bezidir. Beynimizin tam ortasında tek başına bulunur ve DMT tam olarak buradan salgılanır. Epifiz bezinin sembolü bir çok dine ve düşünceye ilham kaynağı olmuştur ve üçüncü göz sembolünü benzerliği çok fazladır. Her organizma kendi içerisinde bu hormonu az veya çok üretir fakat DMT hormonu sebepsiz yere aktif olan bir hormon değildir. Bu uyuyan devi uyandırmak için bir kıvılcım gerekmektedir.
Ayahuasca Nedir?
Amazonlarda ki Conibo Kızılderililerinin yüzyıllardır bildiği ve farklı bölgelerde de Şamanist kabilelerce kullanılan ‘’kutsal’’ bir çaydır. Ayahuasca bitkisinin kaynatma işlemi saatlerce sürer ve bir kazan dolusu karışımdan sadece bir bardak iksir elde edilebilir. O kadar bilgelik ve tecrübe gerektiren bir şeydir ki kaynatırken kapağının ne kadar açık kalacağı bile hayati önem taşır. Kullanıldığı zaman müthiş bir sessizlik sağlanmalıdır ki bir çıt sesi, su sesi dahi o an pamuk ipliğine bağlı olan akli dengemizi tamamen kaybedebilme tehlikesi oluşturur. 30 – 90 saniye arasında etkisini hissettirmeye başlayan iksir sayesinde önce görüntüler donuklaşır daha sonra bilincimizin benden dışı ilk yolculuğuna başlatır, bu süre zarfında iksiri kullanan kişi tam tabiriyle komaya durumuna girmiş bulunur.
Fiziksel tüm algılar uyuşurken zihin çoktan parçalanıp evrenle bir olmaya başlamıştır. Akıl, zamanın ve gerçekliğin sınırlarını yok eden korkutucu bir yolculuğa çıkmıştır, bu yolculuk 15 dk sürecek olan bir 1000 yıldan ibarettir. 15 dakikada 1000 yıl yaşayamayız belki ama 1000 yıl düşünüp algılayabileceğimiz her şeyi 15 dakikalık bir komada bulabiliriz. Hz. Mevlana’nın da deneyim ettiği düşünülen DMT'nin, bol bulunduğu bir bitki daha vardır ‘’Üzerlik tohumu’’ Üzerlik tohumu karanlığı örttü ve gerçek göründü. -Hz. Mevlana Epifiz bezi olumsuz etkileyenler yiyip içtiklerimiz, aşılar, gıda boyaları ve katkı maddeleri olsa da baş düşmanı Flolür’dür. Florür epifiz bezinin kreçlenmesini ve insandaki yaratıcılığı yok etmeyi sağlayan bir maddedir.epifiz bezi kreçlendiği zaman DMT salgılayamaz hale geliyor, eğer şebeke sularından uzak durup flolürsüz diş macunu kullanabilirsek epifiz bezimizi biraz uyandırabiliriz.
Epifiz Bezi Doğal Yollar İle Nasıl Arttırılır?
Bizim için en sağlıklı DMT artırma yolları diyet ve meditasyondur. Gıda boyası, flolür, koruyucu, katkı maddesi içeren ürünlerden uzun durmalıyız. Meditasyonlarımız nasıl olmalı ? Gözlerimiz kapatıp rahat bir pozisyonda oturalım, bağdaş kurmak veya sandalyede oturmak size kalmış yeter ki rahat hissedin. 40 – 39 – 38 - … geriye doğru sayın ve her sayı için derin ve yavaş bir nefes alıp bırakıyoruz ama lütfen yavaş yavaş. Daha sonra gözlerimizi açmadan etrafa bakmaya çalışalım sanki üçüncü gözümüz olduğunu ve çevreyi onunla algılayıp evrenle bir bütün olduğumuzu düşünelim. Birkaç denemeden sonra farkı hissetmeye başlayacaksınız..