Polonya, Ukrayna, Romanya, İsveç, İngiltere, Hollanda ve Sicilya’da kehribar yatakları bulunuyor. Türkiye’de ise az da olsa Bayburt, Erzurum, Erzincan gibi bölgelerde kehribar bulunuyor. Hatta yıllarca Bayburt’ta yerel halk buldukları kehribarı kömür ve çıra diyerek yakmışlardır.
Özellikle hamile kadınlar için çok faydalı bir taştır. Kehribar taşını kolye olarak taktıklarında boğazlarındaki enfeksiyonları yok edip, guatr oluşumunu önler. Hamilelik döneminde olası solunum yolu hastalıkları, migren ve diş ağrıları tedavisinde etkilidir. Hamilelik ve lohusalık dönemlerinde depresyonu azaltıp, sinirli hali ve mutsuzluğu ortadan kaldırır.
Bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcıdır. İyileştirici ve sakinleştirici etkisi vardır. Sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur. Bu sayede bağırsak hareketleri de düzenli ve sağlıklı olur.
Melankolik ismi verilen ruh hali açısından olumlu katkılar sağlar, ortamdaki olumsuz havayı emerek yok eder, negatif enerjiyi pozitif enerjiye çevirir ve rahatlama hissi verir.
Kendi yaşam farkındalığımız ve bilgeliğimize giden yolda farkındalık gücümüzü arttırır. Başladığımız işlerde başarıya giden yolda gerekli özellikleri kazandırma özelliği vardır.
Astım, bronşit gibi solunum yolları sıkıntılarını önler. Takıntılara karşı iyi gelir. Para getiren bir taş olduğuna inanıldığından kasalara konur. Böbrek, mesane ve dalağı temizler, sağlıklı çalışmasını sağlar.
İlk bakışı çektiği için nazara karşı korur. Karaciğeri temizler ve güçlendirir. Akıl ve zekayı uyandırıp harekete geçirip, doğru kararlar vermenize yardımcı olur.
Sol el veya bilekte bulunduğunda vücutta elektrik yığılmasına engel olur, böylece depresyonu engeller. Yaydığı sıcaklık ile enfeksiyonun yayılmasını önlediği ve soğuk algınlığını önlediği için, genelde boyunu çevresine takılır.
Kehribar taşı ısıtılıp, vücuda değdirildiğinde soğuk algınlığını giderir.
Hep söylediğimiz gibi doğada her şeyin çaresi var yeter ki etrafınıza dikkatli bakın ve bulduğunuz her mucize için Yaratıcı’ya şükür edin…
