Acıya dikkatli bir yaklaşımın, yaşadıklarınızı inkâr etmekle hiçbir ilgisi yoktur. Aslında her şey acıyla bir olmak, onu kabul etmek ve onu kucaklamakla ilgili. Sürekli ağrı ile yaşarken farkındalığın size nasıl yardımcı olacağı hakkında bilmeniz gereken her şey tamda burada.
Acıyla Oturmak
Birçok insan “farkındalık” terimini duyduğunda minnet duymayı, olumsuzlukları bırakmayı ve “sadece iyi hisleri” düşünür. Bu durum pozitiflikten her zaman mutlu olmanın gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Gerçek farkındalıkla çok az ilgisi var. Farkındalığın en önemli unsuru, her şeyi olduğu gibi kabul etmektir. Acınızı inkâr ediyorsanız bunu yapamazsınız.
Unutmayın, farkındalık uygulamak mutlaka olumlu olmamız anlamına gelmiyor.
Bu kronik ağrıdan rahatsız olan insanlar sizden bunu istiyor diye neşeli, bir tavır sergilemeniz gerektiği anlamına gelmiyor. Aslında farkındalık gerçekten tanımak, anlamak ve düzenlemekle alakalı.
Kronik ağrı ile yaşayan insanlara, bu gerçeklik genellikle rahatsızlık verir. Bu yüzden farkındalık ve kronik ağrılar bazen çelişkili görünebilir. Vücut acıyı deneyimledikçe hayatta kalma moduna geçebilir. Bir şeyin doğru olmadığını ve düzeltilmesi gerektiğini söylemek için beyninize sinyaller gönderir.
Çoğu zaman, beynin dikkatini dağıtmak ve acıyı düşünmekten kaçınmak gerçekten oturmaktan daha kolaydır. Bu sıkıntılı dönemlerde önemli bir taktik olsa da beden ve zihin arasındaki bağlantıda boşluk oluşturabilir. Farkındalık bu boşluğu iyileştirmeye başlayabilir.
Araştırmaya göre, farkındalığın sağladığı faydalar:
- Kaygı ve depresyonu hafifletmek
- Benliğine ve başkalarına karşı nezakete, şefkate teşvik etmek
- Ağrının günlük yaşam üzerindeki etkisini azaltmak
Tüm bunlar kronik ağrısı olan kişiler için umut vericidir.
Meditasyon, özünde kendinizi geliştirmeye veya başka bir yere varmaya çalışmamakla ilgili olan, sadece hâlihazırda nerede olduğunuzun farkına varmakla ilgili olan tek kasıtlı, sistematik insan etkinliğidir.
Farkındalık Gerçekten Ne Anlama Geliyor?
Kronik ağrı ile farkındalığın birleşimine bakmadan önce, farkındalığın aslında toplumsal algının dışında ne olduğunu anlamamız lazım. Farkındalık, çözüm odaklı bir uygulama değildir. Bu bir görme ve olma biçimidir. Farkındalık, binlerce yıldır var olan ve Hinduizm ve Budizm de dâhil olmak üzere birçok farklı dinde temel unsur olan bir uygulamadır.
Bu kavramlar şunları içerir:
- Burada ve şimdinin farkındalığı
- Kendini yansıtma
- Kendi kendini düzenleme
- Yargılamama ve merhamet
Bu dört ilke, bilinçli farkındalığı başarılı bir şekilde uygulamak ve faydalarından yararlanmak için gereklidir. Bu ilkeler genellikle acı esnasında olan kafa karışıklığını, kaygıyı ve yargıyı açığa çıkarmaya yardımcı olur.
Şimdinin Farkında Olmak
Başlamak için, dikkatli olmak içerisine bulunduğumuz zamanda bu anın farkında olmak demektir. Beynimizin eskileri hatırlatması veya geleceğe atlaması doğaldır. “Şöyle Olmalı” ve “böyle olmasaydı” gibi düşünceler, engellemesi kolay olmayan, tekrar eden kaygılar haline gelir. Kontrolünüzün dışında gelişen konular hakkında düşüncelere dalmak yerine, farkındalıkla şu anda neler olduğunu kabul etmektir. Geçmiş ve gelecek hakkındaki düşünceler azaldığında, iç gözlemlemeye doğru ilerleyebilirsiniz. Bunun bitmiş bir süreç veya doğrusal bir süreç olmayacağını unutmayın. Zihnin doğası düşünmeyi sevmesidir. Düşünceleriniz sizden uzaklaştığında, şimdiki ana geri dönmeye çalışırken cesaretiniz kırılmasın. Bütün mesele bu süreç.
Farkındalığı İçe Çevirmek
Kendini yansıtma, özünüzü görmeyi ve meydana gelen fiziksel, duygusal duyumları fark etmeyi içerir. Ağrıların farkındalığının ise gözünüzü korkutacağı yer burasıdır. Sürekli acı içindeyken, dikkatinizin dağılmasını istemeniz normaldir. Ağrıları, keskinliği, rahatsızlığı 7/24 kabul etmek yorucu. Gün içerisinde kendinize zaman ayırmak size iyi gelebilir. Güçlü bir farkındalığa sahip olmak, bazı şeylerin yanlış olduğunu anlamanıza ve hissettiğiniz acı türlerini ayırt etmenize yardımcı olur.
Bir ağrı mı? Özellikle bir yerden mi geliyor? Bunlar, sadece kendini tanımak için değil, aynı zamanda kendinizi savunma duygunuzu güçlendirmek için farkında olmanız gerekenlerdir.
Bu farkındalığın sonuçlarının devreye girmeye başladığı andır. Nefes alma egzersizleri ve aşamalı gevşeme, kendinizi toparlamaya yönelik harika yollardır. Bu süreçte beden ve zihin bağlantı kurabilir. Duygusal olarak daha rahat hissedebilirsiniz.
Tarafsızlık, Yargılamama ve Merhamet
Acı söz konusu olduğunda, bu hisleri otomatik olarak olumsuz veya "kötü" bir şey olarak düşünürüz. Ağrı kesinlikle kötü hissettirse de, bu özelliğe sahip olması gerekmez. Vücudunuz acıyı hissederken “yanlış” veya “kötü” diye ayırmaz. Aksine, basitçe onu hisseder.
Yargılamaktan vazgeçmenin amacı, hissettiğimiz duyguları analiz etme ve tepki verme yönündeki doğal insan dürtüsünü bırakmaktır.
Bir şeyi “kötü” olarak gördüğünüzde, beyniniz onu düzeltmek ya da ondan kurtulmak isteyecektir. Eğer acılarınız, ağrılarınız kronik ise, her zaman bir çözüm olmayabilir. Beyninizin, değiştirme veya düzeltme ihtiyacından kurtulması sizi inanılmaz derecede özgürleştirecek.
Ağrıya çekmek, genellikle hiç bitmeyecekmiş gibi hissettirir. Bununla birlikte, farkındalık zaman çizelgesini denklemden çıkarır. Sizden var olmanızı, tarafsız ve insan olmanızı ister.
Dikkatinizi Kendi Yolunuzla Nasıl Uygulayabilirsiniz?
Akılda tutulması gereken üç şey var:
- Çevre önemlidir.
- Konfor her zaman mümkün değildir.
- Kendi hedeflerinizi belirleyin.
Farkındalık uygulamak için doğru ya da yanlış bir yer yoktur, ancak kronik ağrınız olduğunda, hem bedeninizin hem de zihninizin ihtiyaçlarıyla iyi çalışacak bir ortama öncelik vermek önemlidir.
- Çevrenize bir bakın.
- Beş duyunun tümüne uyum sağlayın.
- Kendinize sorun, “Ne görüyorum? Ne duyuyorum? Ne kokuyorum?”
- Ağrılı veya rahatsız edici olsalar bile, vücutta ortaya çıkan duyumlarla birlikte oturun.
- Herhangi bir yargıyı, değerlendirmeyi veya herhangi bir şeyi “düzeltme” ihtiyacı hissini serbest bırakın.
- Konfor her zaman mümkün değildir
- Acıdan kurtulamadığınız anlarda, acıyı kucaklamak sorun değil. Onu yargılamayın.
- “Rahatsızım” deme alıştırması yapın, hepsi bu.
- “Rahat olabilmeliyim” veya kendinizi tamamen hareketsiz kalmaya zorlamaya çalışmayın.
- Farkındalıkla kendi hedeflerinizi belirleyin
- Neler yaşadığınızı bilmeyenlerin tavsiyelerini değil de, her zaman kendi hedeflerinizi belirlemelisiniz.
- Amacınız ağrı kesici ise, bunun için gidin.
- Beden farkındalığıysa, tamam.
- Kendinize zaman ayırmanın bir yoluysa, olması gereken bu.
- Nedenleriniz geçerli.
- Sonunda, farkındalık uygulamanız büyük olasılıkla sizi beklemediğiniz yerlere götürecektir .
- Yolculuk boyunca kendinizle ve ihtiyaçlarınızla uyumu koruyun.
- Hayat gibi farkındalık da bir süreçtir.
Sonun nerede olursa olsun, bunun son olmadığını bil. Bu sadece başka bir başlangıç…