Yalnız kalma korkusu insanın doğasında vardır. Sosyal varlıklar olarak, tatmin olmuş hissetmek için etrafımızda başka insanlara ihtiyacımız var. Aslında, yeteneklerimizin çoğu diğer insanlarla bağlantılıdır. Başkalarıyla kurduğunuz bağlar sizi besler, hayatınızı zenginleştirir ve iyiliğiniz için gereklidir. Ancak, etrafınızda insanlar olmadan normal bir yaşam sürdüremiyorsanız, bu bir sorun haline gelebilir. Bu korkunun partnerinizin sizi terk etmesinden ya da farklı bir ülkeye taşınmak zorunda olmanızdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı önemli değil. Sizi boğmaya başladığı noktaya ulaşabilir. Otofobi hakkında detaylı bilgi almak ve bunun için neler yapabileceğinizi öğrenmek için sizi aşağıya dopru almak istiyoruz.

Otofobi Nedir?

Otofobi, yani yalnız kalma korkusu, yalnız kalmanızı gerektiren şeyleri yapamayacağınız inancına dayanır. O kadar yoğun olabilir ki, kendinize bile bakamayacağınız bir noktaya ulaşabilirsiniz. Alternatif olarak, yalnız kalır kalmaz umutsuzca başkalarının arkadaşlığını arayabilirsiniz. Bazı uzmanlar buna otofobi veya "kendinden korkma" da diyor. Yalnız kalma korkusu genellikle dış etmenlerle ilişkilendirilir. Çocuklarda, bazı uzmanlar bunu ayrılıkla ilişkilendirmiştir. Bu, bir çocuk, bakıcılarının onları öylece bırakıp kalıcı olarak terk etmeyeceğini, sadece kısa bir süre için ayrılacağını anlayamadığında ortaya çıkabilir. Yetişkinlerde yalnız kalma korkusu, sevilen birinin kaybıyla el ele gider. Aynı zamanda duygusal ayrılık durumlarında da kendini gösterir. Derin bir terk edilmişlik duygusu ve düşük benlik saygısı bu korkuya yol açar.

Otofobi ile Nasıl Başa Çıkılır?

1. Korkunuzu Anlayın

Bu korkuyu yenmenin ilk adımı basit bir iç gözlemdir. Harekete geçebilmek için neler yaşadığınızı anlamanız çok önemlidir. Bu genellikle en zor ve en önemli adımdır çünkü basit bir inkarla başlayan çok sayıda savunma mekanizmanız vardır. Korkularınızı görmezden gelmek için veya stresli dönemlerde inkar etmeye başvurabilirsiniz. Ancak uzun vadede o parçanızı kapatamazsınız. Bu nedenle, size ne olduğunu anlamak, iyileşme sürecinin başlangıcıdır.

2. Korkunuzu Kabul Edin

Yalnız kalma korkusu ile başa çıkmak istiyorsanız, korkunuzu tanımaktan daha fazlasını yapmalısınız. Bunun sizin bir parçanız olduğunu da kabul etmelisiniz. Bu süreç göründüğü kadar kolay değildir ve affetmekle el ele gider. Suçluluğun zihninizi ele geçirmesine izin veremezsiniz çünkü diğer şeylerin yanı sıra korku sizi büyütür. Korkuda değer bulabilirseniz, kişisel gelişimi de deneyimleyeceksiniz. İsviçreli psikiyatrist Carl Jung'un bir keresinde şöyle dediğini hatırlayın: "Kabul edene kadar hiçbir şeyi değiştiremeyiz. Kinamak ozgurlestirmez, baskilar."

3. Korkunun Nedenlerini Analiz Edin

Bütün korkuların bir kaynağı vardır. Korkunuzun kaynağının ne olduğunu keşfetmeniz sizin için önemlidir. Bu, seçeneklerinizi olası çözümler açısından tartmanıza olanak tanır. Ek olarak, bu korkunun size ne söylemeye çalıştığını anlamanıza yardımcı olacaktır. Yalnız kalma korkusu, daha önce de söylediğimiz gibi, ayrılık, mesafe ve kayıptan kaynaklanır. Aslında, genellikle diğer duygularla bağlantılıdır, örneğin:
•    Terk edilme korkusu.
•    Başarısızlık korkusu veya aşırı mükemmeliyetçilik ve sorumluluk.
•    İnsanların ne söyleyeceğinden veya ne düşüneceğinden korkma.
Sebebi belirlemek basit bir süreç gibi görünebilir. Ancak, hissettiğiniz acı çoğu zaman gerçekliğinizi çarpıtır ve sorunun üstesinden gelme sürecini daha da zorlaştırır. Bu nedenle, duygularınızı göz ardı etmemeniz, bunun yerine doğrudan bu duygular üzerinde çalışmanız gerektiğini aklınızda bulundurmanız önemlidir.

4. Yalnız Kalmanın Olumlu Yönlerini Düşünün

Yalnız kalma korkunuzun üstesinden gelmek, mutlaka ondan kaçınmak anlamına gelmez. Yalnız olmanın hayatınızın gerekli ve olumlu bir parçası olduğunu anlamalısınız. Kendinizle bağlantı kurabileceğiniz bir sığınak haline gelebilir. Bu hedefe ulaşmak için yalnız kalmayı olumlu şeylerle ilişkilendirebilirsiniz. Bunu yaparsanız, korkunuz yoğunluğunu kaybetmeye başlayacaktır. Dahası, yalnız kalmak hayatınızda bir canlanma dönemine yol açabilir. Kendinize bakmaya öncelik vermeniz gerektiğini görmeye başlayabilirsiniz.

5. Yalnız Kalmak İnsani Bir İhtiyaçtır

Söylediğimiz gibi, yalnız kalmak duygusal sağlığınız için iyidir. Bu, gün boyunca kaybettiğiniz enerjileri geri kazanmak için, belki de günlük olarak, biraz yalnız kalmanın önemli olduğu anlamına gelir. Tek başınıza yürüyüş yapmak, sevdiğiniz bir filmi izlemek, tek başınıza yemek yemek için dışarı çıkmak… İhtiyacınız olan yalnızlığın tadını çıkarmak için bu anlardan yararlanın.

6. Profesyonel Yardım

Bazen yalnız kalma korkusu ciddi bir sorun haline gelebilir. Hatta depresyon, kaygı ve duygusal bağımlılıkla sonuçlanabilir. Bu nedenle, ihtiyaç duyduğunuzda bir uzmana danışmanız önemlidir.

Unutmayın; en iyi arkadaşınız sizsiniz. Kendin olmasaydın, olduğun kişi olmazdın. Söylenecek apaçık bir şey gibi görünebilir ama insanlar genellikle kendilerinin en iyi arkadaşları olduklarını unuturlar. Sadece sen kendini mükemmel bir şekilde anlayabilirsin. Hayatında gerçekten vazgeçilmez olan tek kişi sensin.