“Uçmak” terimi dünyada sadece kuşlara özgü bir kelimedir ve biz yıllardır kuşların uçabildiğini sanarak yaşamamızı sürdürdük ve dünyada yaklaşık 10.000 kuş türü bulunmaktadır, tabii bunlardan bazıları uçamayanlardan, size de garip geldi değil mi? Uçamayan kuşlar, evrim yoluyla yeteneklerini veya uçma ihtiyacını kaybetmiş kuşlardır. Kanatları olmasına rağmen, uçmak yerine, bazı kuşlar etrafta dolaşmak için başka yollar geliştirir ve artık kanatlarına ihtiyaç duymazlar. Bu kuşlar genellikle daha iyi tüy kamuflajı, koşmak için daha kaslı bacaklar, yüzmek için özel ayaklar veya kendi doğal ortamlarında yerde hayatta kalmalarına yardımcı olan diğer uyarlamalar geliştirir. Uçamayan kuşlar dünyanın her yerinde bulunmaktadır, ama en fazla olduğu bölge Uçamayan kuşların en Yeni Zelanda'dadır.

İnsanlar yaklaşık 1000 yıl önce Yeni Zelanda'ya gelene kadar bölgede büyük kara yırtıcıları yoktu. Yırtıcı hayvanların olmaması ve bölgenin çeşitli habitatları ve zengin ekosistemi nedeniyle, bu izole bölgeden gelen kuşların hayatta kalmak için artık uçmaya ihtiyaçları yoktu. Uçamayan kuş türlerinin yüzde 50'den fazlası tehdit altında veya savunmasız olarak kabul ediliyor, yüzde 20'si tehlikede ve birçoğunun nesli tükendi. Uçamayan kuşların yüzde 80'inden fazlasının ciddi ve belirsiz bir geleceği var. Bu eşsiz türlerin kalan sayılarını korumak ve bu kuşların vahşi doğada gelişmesini sağlamak için koruma önlemleri ve insan yardımı gereklidir. Dünyada yaklaşık 60 uçamayan kuş türü vardır, ancak tam sayı alt türlere ve bölünmüş sınıflandırmalara bağlı olarak değişebilir. Pek çok insan birkaç türü adlandırabilirken, uçamayan kuşların farklı türleri genellikle bir sürprizdir. İşte uçamayan kuşlardan bazılarını sizler için araştırdık ve yazdık. 

Ratitler

Ratitler, uçamayan kuş türlerinin ana kategorisidir. Kiwi, devekuşu, rhea, emu ve cassowary dahil olmak üzere 60'tan fazla farklı kuşa sahip çeşitli bir gruptur. Bu gruptaki kuşların hepsi göğüs kemikleri çok düz olduğu için uçamazlar. Uçamayan kuşların göğüs kemiklerinde omurgası küçültülür veya omurgası yoktur. Bu, kanatları uçmaya yetecek kadar çırpmak için gereken göğüs kaslarını geliştiremedikleri anlamına gelir. Ayrıca uçabilen kuşlara kıyasla daha küçük kanat kemiklerine sahip olma eğilimindedirler.

Kakapo Papağanı

Yukarıda da söylediğim gibi Yeni Zelanda, dünyadaki diğer ülkelere kıyasla en fazla uçamayan kuş türüne sahiptir. Kakapo papağanı, kiwi, penguenler ve takahe'ye ev sahipliği yapar. Bunun nedeni, insanlar adaya gelmeden önce, eğer varsa, çok az kara avcısı vardı, bu yüzden ada uçamayan kuşlarla gelişti. Uçamayan kuşların tek avcısı daha büyük uçan kuşlardı! Yeni Zelanda'da bulunabilecek birçok uçamayan kuş türü ne yazık ki nesli tükendi. Ayrıya kakapo papağanı dünyanın tek uçamayan papağan türüdür… 

Penguenler

Penguenler ratit ailesinin bir parçası değildir çünkü ratitlerden farklı olarak gelişmişlerdir. Penguenler uçamayan hayvanlar olmasına rağmen, ratitlerin aksine anatomileri uçabilen kuşlara benzer. Penguenlerin omurgası ve uçabilen kuşlara benzer bir göğüs kemiği vardır. Yani kanat açıklıkları uçabilecek kadar büyük olmasa da, orada güçleri var. Bu nedenle penguenler suda yüzebilme ve süzülebilme yeteneğine sahiptir.

Aucland Çamur Ördeği 

Nadir Auckland çamur ördeği ve nesli tükenmekte olan Campbell çamur ördeği uçamayan iki türüdür. Campbell çamur ördeği ilk olarak Campbell Adaları'nda keşfedildi, ancak ne yazık ki Norveç sıçanları tarafından neslinin tükenmesine neden oldu. Neyse ki komşu bir adada başka bir grup bulundu ve kuş kritik olarak tehlikede olarak listelendi. Auckland çamur ördeği genellikle kahverengi deniz mavisi ile karıştırılır; ancak, daha küçük ve uçamayandır.

En Hızlı Koşanlar

Bazı türler, uçuş açısından eksiklerini inanılmaz yer hızlarıyla meşhurdur. Evet hepimizin bildiğini düşündüğüm en hızlı koşan kuşlar devekuşu ve cassowary'dir. Çoğu, bunun roadrunner olduğunu düşünür… Hem cassowary hem de devekuşu yaklaşık (50 km/saat) ortalama yer hızına sahiptir.

Karabatak

Uçamayan karabatak, uçamayan tek karabatak türüdür. Kuş, uçamayan türlerin ilk keşfedildiği yer olduğu için bazen Galapagos karabatak olarak anılır. Galapagos Adaları, yerli hayvanlar bu adada bazen garip şekillerde evrimleştiğinden, dünyanın en nadir ve eşsiz türlerinden bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Bu türün kanat açıklığı uçmak için gerekenden üç kat daha küçük olduğu için uzun zaman önce uçmaktan vazgeçtiği görülebilir. Araştırmalar, bu türdeki mutasyona uğramış bir genin, kanat açıklığının yıllar içinde küçülmesine neden olduğunu gösteriyor.