Büyüklerimizden çok dinlerdik "eskiden çamaşır makinesi yoktu, bulaşık makinesi yoktu hepsinizi ellerimizde yıkardık" diye. Tabii o zamanlar şimdi ki gibi yaşam pek de kolay değildi. Elbette o günleri bizler görmedik ama buzdolapları, çamaşır makineleri, bulaşık makineleri yokken hiç kimse bir gün hayatlarını kolaylaştırma amacıyla evlerine gireceklerini tahmin etmiyorlardı. Günümüzde tek tuşla rutin işlerimizi yaparken bazen şikayet edebiliyor olabiliriz, hatırlıyorum ben küçükken merdaneli çamaşır makinemiz vardı, çamaşırlar ilk deterjanlı suda döne döne temizlenir daha sonra duru su koyar çamaşırları o merdanenin içersinden sıkarak çıkarırdık, şimdi ise tek tuşla hem çamaşır yıkıyoruz, tek tuşla da çamaşırları kurutuyoruz... Teknolojinin devrimi elektrikli ev aletleri, bir ateş veya kömürlü soba üzerinde yemek pişirme veya her hafta tam bir gününü kıyafetleri tek tek elde yıkamaya ayırma alışkanlıklarını ortadan kaldırdı. Bu makineler sayesinde bir çok kadın kazandıkları boş vakitleri sayesinde, yeteneklerini keşfetti, hobiler edindi, kısacası kendilerine vakit ayırma imkanları buldular. Peki, hayatımızı kolaylaştıran icatların tarihlerini ve hikayelerini hiç merak ettiniz mi? O zaman gelin "Acaba bu alet yokken insanlar neler yapıyordu?" dediğimiz icatların tarihine bakalım.
Buzdolabı
20. yüzyılın başlarında, ABD’de gıda zehirlenmesi sık sık yaşanıyordu. Yiyeceklerin gıda üreticilerinden dükkanlara ve sonrasında evlere gelmesi oldukça uzun sürüyordu. Gıdaların çoğu bozuluyor ve insanlarda hastalıklara neden oluyordu. Buna çözüm olarak ilk önce buz küpleri kullanıldı. Ancak zaman içinde buz tüketimi önü alınamayan seviyelere ulaşmıştı. Mühendisler, sıkıştırılmış gazları ticari ölçekte yapay soğutucu olarak kullanmanın yollarını buldular veAlfred Mellowes 1915’te evde kullanım için ilk kompakt buzdolabını tasarladı. General Motors’un o zamanki başkanı William Durant, siparişlere yetişmek için mücadele eden buzdolabı şirketi satın aldı. Ekibi tasarımı geliştirdi ve buzdolaplarını üretmeye başladı.
Bulaşık makinesi
Akşam yemeği partilerinden sonra değerli porselenlerini elde yıkamak için saatler harcamaktan bıkan Josephine Cochran ticari olarak başarılı ilk bulaşık makinesini icat eden isim oldu. 1886’da, cinsiyetini gizlemek için başvuruda tam adının yerine baş harflerini kullanarak su basıncına dayanan cihazı için ilk patentini aldı. Cochran, Illinois, Shelbyville’deki ailesinin evinin bitişiğindeki bir kulübede bir prototip oluşturma konusunda yardım için tamirci George Butters’la beraber çalıştı. 1893’te Garis-Cochran bulaşık makinesi, Chicago’daki Dünya Fuarı’nda jüri tarafından “en iyi mekanik yapı, dayanıklılık ve çalışma alanına uyum” adında bir ödül kazandı. 1898’de Cochran kendi fabrikasını açmıştı ve bir bulaşık makinesinin maliyeti 300 doları aşıyordu. O zamanki müşterilerinin çoğu otel ve restoranlardı.
Elektrikli süpürge
Manuel süpürgeler ve halı çırpıcılar ev süpürme konusunda yetersizdi. Ives McGaffey, 1869’da daha güçlü bir emiş gücü için elle çalıştırılan bir halı süpürme makinesi icat etti. Patent başvurusunda, “Evlerdeki toz ve kir birikimi, tüm iyi temizlikçiler için büyük bir sıkıntı kaynağı” diye yazmıştı. İlk elektrikli süpürgeler benzinle çalışacak şekilde tasarlandı ve o kadar büyüklerdi ki birçoğu caddeden at arabalarıyla götürülürdü. Elektrikle çalışan ilk modern elektrikli süpürge, ev eşyaları ile ilgilenen hademe James Murray Spangler’ın buluşuydu. Verimli bir makine tasarlamak için toz torbası olarak bir yastık kılıfı kullanmayı düşünmüştü. Spangler’ın kuzeni ve kocası Susan ve William Hoover, 1908’de nakit sıkıntısı çeken bu mucitten patenti satın aldıklarında bir ev aletleri markası doğdu.
Elektrikli ütü
Ağır metal ütüleri ocakta veya ateş üzerinde ısıtmak ve buruşmuş giysileri düzeltmek için soğuyunca tekrar ısıtmak, elde yıkamaktan bile daha fazla zaman alıyordu. Bu nedenle sayısız mucit buna bir çözüm yolu bulmak için kolları sıvadı. New York’tan Henry W. Seely, 1882’de bir elektrikli ütü için ilk patenti aldı. On yıl sonra yapılan ütüde yenilikler kullanıcıların ısı seviyesini kontrol etmesini ve yanık izlerini büyük ölçüde ortadan kaldırmayı başarmıştı. Terzi ve mucit Sarah Boone, bu yeni buluşu daha da kullanışlı hale getirmenin bir yolunu buldu. Günümüzün ütü masası için bir prototip tasarladı ve 1892’de patent alan ilk siyahi kadınlardan biri oldu.
Elektrikli mikser
Elle ekmek yoğurmayı veya yumurta akını çırpmayı deneyen herkes bu işlerin ne kadar zahmetli olduğunu tecrübe etmişti. Elektrikle çalışan yumurta çırpıcılar karıştırma sürecini hızlandırabilirdi. Mucit Willie Johnson, 1884’te dişli düzeniyle çalışan bir cihaz tasarlayarak bunu bir adım daha ileri götürdü. 20. yüzyılın başlarında, mikser en popüler ev yeniliklerinden biri haline gelmişti. İlk mutfak aletleri şirketi olan KitchenAid yöneticilerinin eşleri cihazlarını kendi evlerinde denediler ve çok başarılı buldular.
Çamaşır makinesi
20. yüzyılda çoğu kadın büyük tencere kaynar su ve bir fırçalama tahtası kullanarak tüm gününü aile bireylerinin kıyafetlerini elle yıkamaya ve kurutmaya ayırırdı. O zamanlarda sadece şanslı bir kadın çamaşırları kurutmak için bir ipe asmadan önce fazla suyu çıkarmak için bir el koluyla çalıştırılan bir sıkma makinesine sahip olabilirdi. Tüm yıkama işlerinin üstesinden gelmek genellikle saatlerce yoğun bir çalışma gerektiriyordu. Çiftlik ekipmanı üretiminde çalışan Frederick Maytag bir buluş düşünene kadar bu zorluklar devam etti.Maytag 1907’de şirketin tarımdaki büyük döngüsel dalgalanmalardan kurtulmasına yardımcı olacak ve satış yapacak yeni ürünler arıyordu. Çiftlik kadınlarının yükünü hafifletmek için tasarlanmış elle çalıştırılan bir çamaşır makinesi üretmeye başlar. 1911’e gelindiğinde, yeni buluşa güç sağlamak için elektrik veya benzin kullanmanın bir yolunu bulur. Modern çamaşır kurutma makinesi ise çamaşır makinesinin icadından kısa süre sonra ortaya çıktı.