Günümüzde, çocukların fiziksel anlamda serbest bir şekilde bırakıldıklarında özgüvenlerinin daha yüksek bireyler olacaklarına dair inanan insanlar vardır. Kural koyan ebeveynler, sanılanın aksine çocuklarına daha az sevgi ve ilgi göstermezler. Aksine çocuklarının hayatlarını düzene sokarak ve bu düzene alıştırarak, güvende büyümelerini sağlamış olurlar. Çocuklara konulmuş olan sınırlamalar ve kurallar, çocuk açısından gayet basit ve anlaşılır olmalı ve aynı zamanda açık ve öz çocuklara uygulanmalıdır. Ebeveynler tutarsız davranış gösterdiklerinde ise çocukların gözlerinde hiçbir değeri olmayan yargılara sebepler ortaya çıkabilir.
Çocuklar nereye kadar ileri gidebildikleri, daha fazla ne yapabilecekleri gibi soruların cevaplarını merak ederler. Bu sebeple de çizilmiş olunan sınırlar ve koyulmuş olunan kurallar sayesinde cevaplarına ulaşmış olurlar. En önemli etken ise, kuralları uygularken ebeveynlerin net bir şekilde hem kendilerinin kurallara uyması hem de bu konuda çok net olmaları gerektiğidir. Ebeveynler çocuklarına rol-model olmalıdırlar ki, çocuklar da kurallara daha hızlı uyum sağlayıp kabullenebilsinler. Eğer siz çocuğunuza bir kural koyuyorsanız, mesela televizyon izlemesini kısıtlıyorsanız, fakat siz izlemeye devam ediyorsanız çocuğunuz ikileme düşecektir. Çünkü söylediğiniz ve yaptığınız şey birbiriyle uyuşmadığından, aynı evde yaşayıp sizi rol-model alan çocuğunuza koyduğunuz kurallara sizin uymadığınızdan, çocuğunuz bu kuralı reddedip sınırlarının dışarısına çıkmak isteyecektir. Bu durumda az önce de söylediğim gibi, yapmanız gereken en önemli şey kurallarınıza ve sınırlarınıza çocuğunuz ile birlikte uyum sağlamanızdır. Bu sınırlara siz saygı gösterdikçe çocuğunuz daha çok saygı gösterecek ve daha hızlı kabullenme dönemine geçiş sağlayacaksınız. Bir diğer örnek ise, çocuğunuz geç yatıyor ve bu durumdan oldukça rahatsızlık duyuyorsanız, ilk olarak eşinizle çocuğunuzun uyku problemi için tutarlı bir şekilde kural belirlemelisiniz. Saat dokuz olduğunda o esnada herkes uykuya geçmeli. Daha sonra ise sizin birey ebeveyn olduğunuzu, başka işlerinizin olduğunu, sorumluluklarınızı çocuğunuza uygun bir dille anlatarak aynı anda her zaman uyuyamayacağınızı anlatabilirsiniz. Bir de şöyle bir durum var. Evinizde kuralları sadece siz belirlememelisiniz. Çocuğunuzun da bir birey olduğunu ona hissettirmelisiniz. Bunu yapabilmek için de, evinizde yemek yerken veya oyun oynarken çocuğunuzdan bir kural koymasını isteyebilirsiniz. Ve bu kurala sizler de uymaya çalışmalısınız. Bu sayede hem çocuk açısından kurallar eşitsel bir şekilde aileye bölündüğü için eğlenceli hale gelecektir, hem de ebeveyn açısından çocuklarının artık bir birey olduğunu kabullenme süreci başlayacaktır.
Kuralların artmasının hiçbir önemi yoktur. Ne kadar az ve öz kural, o kadar mutlu hayattır. Çocuklar netlikten hoşlanırlar. Çok fazla kural baskıcı aile tutumları ile benzeştiğinden çocuk için olumlu sonuçlar doğurmayabilir. Ebeveynler kuralları önceden belirlemeli ve bu kuralların sürelerini çocuklarıyla konuşmaları gerekir. Çocuğunuz koyduğunuz kuralları hatırlamakta güçlük çekiyor ise; okul öncesi dönemdeki çocuklar için renkli görsellerden, büyük yaşlardaki çocuklar için ise kağıt üzerindeki anlaşmaları kullanabilirsiniz. Eğer çocuğunuz belirlediğiğiniz kurallara ve sınırlara uymuyor, kendi istediklerini yapmaya devam ediyor ve sınırlarını belirlemeyi reddediyorsa; öncelikle sakin bir ortamda, doğa ile iç içe olduğunuz veya yalnız olduğunuz bir anda, ince ses tonunuzla korkutmadan, göz hizasına inmeli ve çocuğunuzun rahatladığını anladığınız zaman kurallarınızı yeniden tekrarlamalısınız. Bu kuralları tekrarlarken, kaba bir konuşma biçimi kullanmamalısınız.
Çocuğunuz kuralları sakin bir şekilde tekrarlamanıza rağmen uymaktan çekiniyorsa, davranışlarının sonuçlarını yaşamasını sağlamalısınız. Örneğin, oyuncaklarını toplamadığın için dışarı çıkmayacağız dediğiniz zaman, oyuncaklar toplanmamış ise dışarı çıkmamalısınız. Kararınızın ne kadar net olduğunuz çocuğunuza en açık şekilde gösterebilmelisiniz. Unutmamalısınız; çocuklar bir kez kendilerine verilmiş olan hakkı elde ettiklerinde, hep öyle olacağını düşünürler ve o hakkı geri vermek istemezler. O sebeple çocuğunuza konulmuş olan kuralların sonuçlarında yaşaması gereken durum ve durumları göstermeli, dolayısıyla da yaşatmalısınız. Asla fiziksel anlamda bir ceza, kısıtlama metodu kullanmamalısınız. Bu yaptığınız davranış sanılanın aksine söz dinlenmeme durumunu artıracaktır ve çocuğunuzu daha da sınırlara karşı etki altında bırakacaktır. Kurallarınıza uyulduğu zamanlarda ise çocuklarınıza sevginizi içtenlikle göstermeli ve gururunuzu yansıtmalısınız.
Çocuklarınız kurallarınıza uymuyor diye onları ilk günden zorlamamalı ve sınırsız da bırakmamalısınız. Çünkü bazen çocuklar ilgi ister, sevgi ister, şefkat ister. Bu duyguları onlara verebilmeli ve daha sonrasında istemiş olduğunuz kurallarla büyümelerini sağlamalısınız.