Omurga romatizması olarak da bilinen ankilozan spondilit hastalığı, iltihaplı bir romatizma çeşididir. Genellikle sakroillak eklem üzerinde başlar ve ardından boyun, sırt ve bel bölgelerine doğru ilerler. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte eklem ağrıları arttığı gibi; hareket kısıtlılığı da gözlemlenir. Giderek kamburlaşma oranı artar. Ancak ankilozan spondiliti sadece bel ve çevresiyle ilişkilendirmek doğru değildir. Bazı kişilerde hastalık; topuk, göğüs kafesi ve ayaklarda ilerleyebilir. Çok yaygın bir hastalık olmaması, ankilozan spondilitin yanlış tedavi edilmesine ve kişinin sağlığının daha da bozulmasına neden olabilir. Bu nedenle güvenilir doktorlara danışılmalı ve ilgili testler yaptırılmalıdır.
Ankilozan Spondilit Tanısı Nasıl Konur?
Ankilozan spondilit, genellikle genç erkeklerde görülen bir hastalıktır ve aynı zamanda erkeklerin bu hastalığa yakalanma oranı, kadınlara kıyasla daha fazladır. Hastalık kendini ilk etapta topuklardan gösterebilir ya da sabahları yataktan kalkıldığında eklem tutuklukları yaşanabilir. Bu tutukluğun süresi, yaklaşık yarım saattir. Gözde iltihap da ankilozan spondilit tanısında dikkate alınan bir diğer belirtidir. El ve ayak parmaklarında şişkinlik, ağrı ve kızarılık olmasıdır. Bu belirtilerin üç aydan uzun sürmesi durumunda doktora başvurulmalıdır. Hastalığın genetik faktörleri de olması nedeniyle HLA-B27 testi istenilmesi gereken testlerin başında olmalıdır.
Ankilozan Spondilit Hastalığında Neler Olur?
• Eklemlerde ağrı ve şişlik gözlemlenir.
• İltihabın artması, hareket kısıtlılığına neden olur.
• Sabahları bel tutuklukları gözlemlenir.
• Güneşe karşı aşırı duyarlılık oluşur.
• Ağız ve göz kuruluğu yaşanır.
• Ciltte deri döküntüleri ve kaşıntılar meydana gelir.
• Oturup kalkma, eğilme gibi basit eylemlerde zorluk yaşanır.
• Göz de iltihaplanma da sıklıkla görülen durumlardan biridir.
Ankilozan Spondilit Hastalığının Atak Dönemi
Ankilozan spondilit hastalığının seyri; kişiden kişiye değişir. Bazı insanlar, daha az belirtilerle hastalığı yaşayabilecekken; kimi insanlar, hastalığın alevlenme dönemleriyle de birlikte daha zorlu bir sürece girebilir. Alevlenme dönemiyle birlikte vücuttaki iltihap oranı artabilir ve tutukluklar daha belirgin hale gelir. Düzenli kullanılan ilaçların etkisi, daha az hissedilmeye başlanır. İstirahatla birlikte ağrılar daha da çok artar. Bunun yanı sıra görme sorunları ya da sedef hastalığı gibi cilt rahatsızlıkları gözlemlenebilir. Yapılan laboratuvar test sonuçlarında, hastalığın teşhisine olanak tanıyan değerlerin yüksek olması çok olasıdır. Bağışıklık sistemini de etkileyen bu hastalık, atak dönemlerinde gücünü daha da kaybeder ve hastalanma riski büyük bir oranda artar.
Atak Döneminde Neler Yapılmalıdır?
Oldukça zorlu geçen ankilozan spondalit atak dönemlerinde öncelikle psikoloji son derece önemlidir. Kişinin kendini güçsüz ve kötü hissetmesi, ağrılarının daha çok artmasına neden olur. Bu nedenle öncelikle kişilerin duygu durumlarını düzenlemesi, bu atak dönemini daha iyi atlatmasına yardımcı olur. Ardından doktorun aldığı aksiyonlara uyum sağlanmalı ve düzenli kontroller ihmal edilmemelidir.
Ne kadar uzun süreceğini bilmediğiniz bu dönemde de, sonrasında da beslenmenizi kontrol altına almalısınız. Bağışıklık sisteminiz ne kadar güçlü olursa, vücudunuz bu hastalıkla o kadar iyi savaşır. Sebze ve meyve tüketimini artırmalı; et tüketiminizi daha aza indirmelisiniz. Protein ve sağlıklı yağlar da beslenme düzeninizde kendine bir yer bulmalı. Hazır tüketimden çok doğal besinlere yönelmelisiniz. D vitamini içeren besinler de bu yolda size yardımcı olur. D vitamini içeren doğal besinleri, omega-3 ve omega-6 kaynaklarını hayatınıza sokmalısınız. Süt ve süt ürünleri de tüketmeniz, oldukça faydalı olacaktır. Pastörize sütler ve doğal ev yoğurdunu günlük beslenme rutinlerine eklemelisiniz. “Evde Doğal Yoğurt Nasıl Yapılır?” diyorsanız, blog yazımızı da ziyaret edebilirsiniz. Kısaca sağlıklı yaşamı hayatınızın her alanına taşımalısınız. Tabii bunun için de egzersiz son derece önemli. Doktorların tavsiye ettiği, ankilozan spondalite uygun sporların başında da pilates geliyor. Bedeninizi çok fazla zorlamayacak ancak esnekliğinizi ve eklemlerinizi gevşetecek eylemlerle atak dönemlerinin belirtilerini en aza indirebilirsiniz. Ancak spora başlamadan önce doktorunuza danışmayı unutmayın!
Ankilozan spondalit, şimdilik tedavisi mümkün olmayan bir hastalık olabilir. Ancak hastalıkların en büyük tedavisi, kişilerdir. Siz ne kadar güçlü olursanız; bu hastalıkla savaşma gücünüz de o kadar çok olur. Kendinize inanın! İyi olmak için umut, her zaman var!