Yaşam

Gençlerin Ruh Sağlığı Neden Bozuluyor?

Günümüzde gerçekten hiç mutlu gençler ve çocuklar gördünüz mü? bizler gençliğimizi mutlu şekilde sürdüren nesil olarak, maalesef giderek daha fazla genç insan zihinsel sağlık sorunlarıyla boğuşmasına engel olamıyoruz. Gerçekten de toplumumuzun geleceği olanlarda depresyon, kaygı, davranış sorunları ve bağımlılıklar arttı. Bu gençlerin çektiği acılar aynı zamanda ailelerinin ve çevrelerindeki insanların da çektiği acıları içermektedir. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, gençlerde ruh sağlığı sorunlarının artması sağlık uzmanlarını alarma geçirdi. Bu artışın arkasında olabilecek olası nedenlerden bazılarını öne sürdüler. 

Gençlerin ruh sağlığının giderek kötüleştiği kanıtlanmış bir gerçektir. Bu, yaygınlık oranları ile gösterilir. Belirli bir zaman dilimindeki vaka sayısını ölçmek için bir terim olarak yaygınlığı kullanıyoruz. DSÖ, gençlerin yüzde 30 kadarının şu anda bir akıl hastalığından mustarip olduğu konusunda uyardı.

Gençlerde en sık görülen davranış bozuklukları (özellikle erkeklerde) ve duygusal bozukluklardır (kızlarda). Bunların %21'i potansiyel olarak bir davranış bozukluğundan,
%17'si anksiyete bozukluğu, % 11'inde DEHB, % 4’ü yeme bozukluğu çekiyor. Yakın geçmişe bakarsak belki bu artışın nedenlerini anlayabiliriz. Ne de olsa, söylendiği gibi, “tavuklar her zaman eve tünemek için gelir”. Bu nedenle, toplumumuzu etkileyen son olayları durdurmalı ve üzerinde düşünmeliyiz, örneğin:
•    Büyük Durgunluk: Tüm dünyayı etkisi altına aldı ve en yoğun olarak 2008-2013 yılları arasında yaşandı. Aslında toplum sonuçlarından hiçbir zaman tam olarak kurtulamadı. Genç işsizliği böyle bir tepkiydi.
•    2020 salgını: Ne yazık ki, her şey Büyük Durgunluğun geride kaldığını gösterirken ve toplum yeni bir 'altın döneme' giriyor gibi görünürken, Covid-19 her şeyi durma noktasına getirdi.

Ergenlik, yaşamın derinden sosyal bir aşamasıdır. Diğer insanlarla etkileşim yoluyla, genç yetişkinler kimliklerini karşılaştırmalar yoluyla oluştururlar. Ancak pandemi sürecinde sosyal teması feda etmek zorunda kaldılar. Bunun onların 'normal veya normatif gelişimi' üzerinde önemli bir etkisi olmuştur. Bilim bu gerçeği doğrulamıştır. Gerçekten de araştırmalar, kapatılma sırasında ergenlerin kendilerini daha yalnız hissettiklerini bulmuştur. Sonuç olarak, sosyalleşmek için dijital alternatiflere daha sık yöneldiler. Bu gerçek, depresyon ve intihar vakalarındaki artışla ilişkilendirilmiştir.

Daha Fazla Farkındalık

Şu anda uzmanların daha kaliteli araştırmalar yürüttüğünü de belirtelim. Örneğin, prevalansla ilgili çalışmalar daha önce azdı, ancak şu anda bol miktarda bulunuyor. Bu, daha önce eksik olan (ve dolayısıyla daha düşük olan) insidans rakamlarının, daha fazla araştırma hacminin bir sonucu olarak şimdi arttığı anlamına gelebilir. Gelişmeler arasında şunlar yer almaktadır:

•    Çocukluk ve ergenlik dönemindeki çeşitli klinik antitelerin sıklığına ilişkin yüksek metodolojik titizlikle daha fazla sayıda randomize klinik çalışma.
•    Elde edilen sonuçlarda daha fazla kontrol, titizlik ve sağlamlık.
•    Çocuk ve ergen bozukluklarının etiyolojisinde etkili olan unsurların daha iyi tanımlanması. 
•    1950'de uzmanlar toplam 106 bozukluk tespit etmişti. Şu anda 216'ya kadar teşhis koyabiliyorlar.
Sağlık sorunları, bağlamsal duruma derinden kök salmıştır. Bireyin çevresindeki faktörlerle ortaya çıkar ve etkileşime girerler. Örneğin, okul veya üniversitenin yanı sıra iş, aile ilişkileri (ve ebeveynlerinin iyiliği veya rahatsızlığı). Öte yandan, araştırma ve teşhiste daha kaliteli gelişmelerin, günümüzde gençlerin ruh sağlığında bildirilen bozulmaya da katkıda bulunabileceği dikkate alınmalıdır.

İlgili Haberler

Hakkımızda

Seni Sen Yapan Değerlere Dönüş Hareketi