Doğadaki Eczane

Tarih Boyunca Zehir Olarak Kullanıldı: Güzelavrat Otu

Bir bitkinin doğada varoluş sebebi sadece insana fayda sağlamak değil, doğayla bir bütün olarak yaşamak da aynı zamanda. Bu nedenle her bitki insan sağlığına faydalı değildir veya doğru oranda tüketmemiz gerekmektedir. Bu yazımda son zamanlarda ismini daha sık telaffuz ettiğimiz güzelavrat otu ile ilgili bilmeniz gereken her şeyi sizler için huzurlarınıza sunuyorum.

Latince ismiyle Atropa belladonna. Meyveleri sık sık böğürtlenle karıştırılır. Ancak yapısı böğürtlenden ya da mavi yemişten oldukça farklıdır. Özellikle Anadolu'da oldukça fazla rastlanır bu bitkiye. Yeşil, geniş yaprakları da ıspanak yaprağını andırır ancak ıspanak yaprağından biraz daha damarlıdır. Açtığında da mor ve tonlarında çiçeklere sahip olur. Bu yüzden aman dikkat diyeyim! Özellikle kurağa yakın arazilerde bu bitkiye rast gelirseniz aman başka bir bitkiyle karıştırmayın derim. Ülkemizde yabani olarak yetişen bu bitki; dilber otu, it üzümü, yidin, şeytan vişnesi, ayı çileği ya da kurt böğürtleni gibi farklı adlarla anılmaktadır. Güzelavrat otu, yenmemesi gereken siyah ve parlak meyvelere sahiptir. Aynı zamanda yaprakları oval ve yeşil/mor renktedir. Güzelavrat otu; atropin, skololamin, belladonnin, hyosiyamin, apoatropin gibi önemli alkoloidler içermektedir. Bu nedenle meyvelerini ya da yapraklarını yemek ölümcül sonuçlar doğurur. Alerjik bünyeye sahip bir kişi güzelavrat otuna temas ettiğinde cildinde kızarıklıklar görülmektedir.

Güzelavrat otu tarih boyunca pek çok kralın, imparatorun ve savaşçının katili oldu. İskoçya Kralı Macbeth, Roma İmparatorları Augustus ve Claudius’un bu bitkiyi zehir olarak kullandığı bilinmektedir. Aynı zamanda ordular, düşmanlarını tamamen etkisiz hale getirebilmek için bu bitkiden hazırladıkları bir karışımı oklarının ucuna sürmüştür. Güzelavrat otunun zehri öyle ünlü ki Shakespeare’in Romeo ve Juliet oyununda dahi geçiyor.

Örneğin Orta Çağ Avrupa’sında güzelavrat otu, ameliyatlardan önce antiseptik olarak kullanılmaktaydı. 14. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar süren İtalyan Rönesansı sırasında; kadınlar göz bebeklerini büyütmek için bu bitkiden faydalandı. Güzelavrat otunun ismi de adını bu uygulamaya borçludur. Benzer şekilde Orta Çağ’da yaşayan kadınlar, yanaklarında allık benzeri bir görünüm elde etmek için güzelavrat otunun yapraklarından yapılan bir tonik kullandılar. Bu tonik cilde sürüldüğünde yanakların al al olmasını sağlıyordu. Orta Çağ döneminde al yanaklı kadınlar sağlıklı ve güzel kabul edilmekteydi. Bu nedenle güzelavrat otu kadınlar arasında en fazla kullanılan kozmetik ürünlerinden biri olmuştu. Bitkinin zehirli olduğu bilinse de iki yüzyıl boyunca kadınlar güzellik amacıyla kullanmaya devam etti. Bir süre güzellik amacıyla kullanılan bu ot özellikle Orta Çağ’dan sonra kötü niyetli faaliyetlerde kullanılmaya başladı. İnsanlar, güzelavrat otunu zehir olarak kullanılabileceğini fark etmişti. O tarihten sonra güzelavrat otu; suikastler, intiharlar ve daha pek çok kötü olayın sorumlusu oldu.

Güzelavrat otunun bileşeninde bulunan kimyasallardan en fazla kullanılanı skopolamindir. Bu madde hem mide bulantısı hem de asit reflüsü şikayetlerini azaltmak için kullanılır. Aynı zamanda skopolamin maddesinin, kalp atış hızını kontrol etmek ve kasları gevşetmek için kullanıldığı bilinmektedir. Güzelavrat otunun en çok kullanılan ikinci kimyasal maddesi atropindir. Skopolamine benzer şekilde, atropin kas gevşetici olarak kullanılmaktadır. Öte yandan göz doktorları, muayene esnasında hastanın göz bebeklerini büyütmek için yine bu maddeden faydalanıyor. Aynı zamanda kremler ve bitkisel takviyelerde bu bitkinin siyah parlak meyvelerinden faydalanılıyor.

Tüm bunların dışında; huzursuz bağırsak sendromu, ülser, Parkinson hastalığı ve kulak ağrısı gibi hastalıkların tedavisinde sıkça güzelavrat otunda bulunan kimyasal maddelere başvuruluyor. Güzelavrat otu doktor kontrolünde olsa dahi bazı yan etkilere sahiptir. Bunlar arasında ağız kuruluğu, cilt kuruluğu, kas spazmları, bulanık görme, halüsinasyonlar, idrar yapamama, kasılmalar ve nöbetler bulunmaktadır. Bu bitki aynı zamanda alerji ve depresyon ilaçlarıyla olumsuz etkileşime girer. Etkileşimin yan etkileri arasında hızlı kalp atışı ve cilt döküntüsü bulunmaktadır. Ticari olarak bulunabilir bir bitki olsa da insanların güzelavrat otunu dikkatli ve doktor gözetiminde kullanmaları tavsiye ediliyor. Küçük miktarlarda tüketilmesinin dahi ölümcül olabileceğini unutmamak gerekiyor.

İlgili Haberler

Hakkımızda

Seni Sen Yapan Değerlere Dönüş Hareketi