Doğadaki Eczane

Alzheimer Sebepleri ve Doğal Korunma Yöntemleri

Araştırmacılar höperzinin, beynin idrak ve muhakeme yeteneği üzerinde anahtar rol oynayan bir beyin kimyasalı (nöro ıletici) olan asetilkolinin bozulmasını engellediğini ortaya çıkardılar. Alzheimer hastaları arasında asetilkolin eksikliği sık rastlanan bir durum olmakla birlikte, bu eksikliğin hastalığın nedeni mi yoksa sonucu mu olduğu hâlâ daha tam olarak anlaşılabilmiş değildir. Fakat, alzheimer araştırmacıları gerek asetilkolin eksikliğini önleyerek, gerekse beyin dokularına asetilkolinin öncülü olan kolin vererek bu tedavi yöntemleri üzerindeki çalışmalarını kararlı bir şekilde sürdürüyorlar. Görünen o ki, beyindeki asetilkolini artıran herhangi bir şey bunlara bazı bitkiler de dâhil, bu hastalıkla başa çıkabilmek için şu an ki en doğru yaklaşımdır. İnsanlar yaşlandıkça meydana gelen zihinsel bozulmanın temel nedeni Alzheimer'in oluşmasına neden olan etkenlerdir. Birkaç yıl öncesine kadar Alzheimer'i tedavi etmenin bir yolu yoktu. Derken Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, beyindeki asetilkolini koruyarak hastalığın gelişimini yavaşlattığı söylenen bir ilacı onayladı. Bu ilaçla ilgili problem ise, karaciğer harabiyetine neden olacak kadar toksik bir madde olmasıdır. Diğer benzerleri de sırada bekliyor. Neyse ki, bu yıkıcı hastalıkla mücadelede kurtayağı ve buna benzer umut vaat eden birkaç bitki var. Horsebalm; İçeriğinde, Avusturyalı bilim adamları tarafından beyindeki asetilkolini koruduğu keşfedilen karvakrol adlı bileşeni barındıran horsebalm, aynı zamanda yine beyindeki asetillkolinin zayıflamasını önleyen timol bakımından da zengindir. Horsebalmın içerdiği bazı bileşenler, görünüşe göre kan-beyin bariyerini aşabilmektedirler. Kan-beyin bariyeri normalde zararlı maddelerin kan yoluyla beyin dokularına ulaşmasını önleyen bir korunma sistemidir. Bu sistemin kimi zaman gereğinden fazla iyi çalışması nedeniyle yararlı maddelerin de beyne ulaşması engellenebilmektedir. Horsebalmın içerdiği bileşiklerin bu devasa havzayı aşmayı başarabilmesi demek, saçınızı şampuanla yıkarken ya da cilt losyonu sürerken bile bazı olumlu etkilerin ortaya çıkabilecek olması demektir. Belki horsebalmı içeren bir şampuan alamazsınız fakat hiç sorun değil, çünkü kendi şampuanınızı kendiniz yapabilirsiniz. Yapacağınız tek şey en sevdiğiniz bitkisel şampuanınızın içine birkaç damla horsebalm tentürü damlatmak. Biberiye; Bazı kanıtlar, alzheimere son derece reaktif oksijen moleküllerinin (serbest radikallerin), vücutta meydana getirdiği oksidatif hasarların neden olduğunu göstermektedir. Eğer bu doğruysa, bunun çözümü biberiyede olabilir. Biberiye bünyesinde, serbest radikalleri yok eden birkaç düzine kadar antioksidan barındırır. Bu antioksidanlar arasında en etkili olanı biberiye asididir. Biberiye aynı zamanda asetilkolinin bozulmasını önlediği söylenen, en az yarım düzine daha bileşik ihtiva etmektedir. Aromaterapistler alzheimere karşı biberiye ve yağı kullanılmasını tavsiye ediyorlar (Aynı zamanda melisa, rezene ve ada çayı yağıda öneriliyor) Biberiye, hafıza güçlendirici bir bitki olarak uzun bir geçmişe sahiptir. Bu yüzden hatırlatan bitki olarak da anılır. Biberiyeli şampuan, biberiye çayı ya da banyo küvetinize koyacağımız bir miktar biberiye, alzheimer ile yapılan savaşta tacrine ya da hüperzin ile benzer etkiye sahip olacaktır. Biberiyenin asetilkolinin bozulmasını önleyen bileşiklerinin tamamı olmasa bile bir kısmı dahi cilt tarafından emilebilirse, bunların bir bölümü de muhtemelen kan-beyin bariyerini aşabilecektir. Böylece, düzenli olarak biberiye şampuanı kullanmanın, beyindeki asetilkolini tıpkı tacrine gibi koruyacağı düşünülebilir. Bu durumda piyasada satılan biberiyeli şampuanlardan satın alıp kullanabileceğiniz gibi, sevdiğiniz bir bitkisel şampuana birkaç damla biberiye tentürü damlatarak kendi şampuanınızı da yapabilirsiniz. Brezilya Kestanesi; Beyindeki asetilkolinin korunması üzerine yoğunlaşan tedavilere ek olarak, araştırmacılar aynı zamanda asetilkolinin yapı taşı olan kolinin insanlarda mevcut olan miktarlarına ilave yapılabilecek olası tedavi yöntemleri üzerindeki çalışmalarını da sürdürmektedirler. Lesitin kolin içerir ve Brezilya kestanesi lesitin bakımından son derece zengin bir kaynaktır (kuru ağırlığının %10'dan fazlası lesitindir). Diğer birçok bitkisel besin ve otlar da hatırı sayılır derecede lesitin içerirler. Bunların bazılarını karahindiba, haşhaş, soya fasulyesi şeklinde sıralayabiliriz. Doğada aynı zamanda, aralarında çemen otu ve çoban kesesi gibi kendileri başlı başına kolin deposu olan çok sayıda bitki vardır. Köpekayası, ginseng, börülce, bezelye, sünger kabağı mercimek ve Çin melekotu gibi sebzeler de az miktarlarda kolin içerirler. Araştırmacıların alzheimerli hastalara yüksek oranda kolin ve lesitin içeren yiyecekler vererek yaptıkları araştırmaların ilk sonuçları oldukça cesaret vericiydi fakat daha yakınlarda yapılan araştırmalar, bu yöntemin hafızada çok büyük gelişmelere yol açmadığını ortaya koydu. Bakla; Taneleri lesitin bakımından son derece zengindir. Aslına bakarsanız tüm baklagiller lesitin ve kolin açısından zengindir ve yalnızca alzheimerden korunmaya ve tedavisine yönelik perhizlerde değil, her türlü diyette bulunmalıdır. Karahindiba; Bu bitkinin çiçekleri en önemli lesitin kaynaklarımızdan biri olduğu gibi, aynı zamanda da hatırı sayılır kolin kaynaklarıdır (Iesitin ve kolin genellikle aynı besinlerde bir arada bulunur). Laboratuvar fareleri üzerinde yapılan deneylerde lesitinin beyindeki asetilkolin konsantrasyonunu yükselttiği ve hafızayı geliştirdiği gözlemlenmiştir. Bu işlemin insanlar üzerinde olumlu etkiler vereceğine dair herhangi bir kanıt olmamasına rağmen yine de bunun mümkün olacağını düşünen araştırmacılar mevcuttur. Çemenotu; Bu bitkinin yaprakları da kolin bakımından en zengin beşiz kaynakları arasında yer alır. Daha önce de değindiğimiz gibi, kolinin alzheimeri önlemede ve tedavide akla yatkın etkileri vardır. Çemen otunun yeşil yaprakları aynı zamanda güçlü bir beta karoten kaynağıdır ve beta karotende kolin gibi alzheimerin gelişimini engelleyici etki gösterebilen bir antioksidandır. Ginko; Avrupa'da yapılan yüzlerce araştırma hafıza kaybı ve kan dolaşımı yetersizliği gibi yaşlılığa bağlı birçok sağlık sorununda, standardize edilmiş ginko özütünün faydalarını onaylamıştır. Adaçayı;  17. Yüzyılda yaşamış olan herbalist John Gerard, adaçayının zayıf bir beyni ve hafızayı güçlendirdiğini iddia etmişti. İngiliz araştırmacılar adaçayının asetilkolini zayıflatan enzimlerin etkilerini ortadan kaldırdığını bu yüzden de alzheimeri önlemede ve tedavide yararlı olduğunu doğrulamışlardır. Biberiye gibi adaçayı da antioksidanlar bakımından son derece zengindir fakat kullanırken çok dikkatli olun. Adaçayı çok yüksek dozlarda alındığında çarpıntıya neden olan thujone adlı bir bileşik içerir. Isırgan Otu; Bu bitki hatırı sayılır ölçülerde, vücuttaki östrojen sirkülasyonunu iki katına çıkarabilen, bor minerali içerir. Yapılan bazı araştırmalarda, östrojenin hafızayı geliştirdiği ve aynı zamanda da bazı alzheimerli hastaları ruhsal bakımdan güçlendirdiği görülmüştür. Söğüt; Yapılan bazı araştırmalar, artriti olduğu için çok miktarda anti inflamatuar kullanan kişilerde alzheimere rastlanma oranının çok düşük olduğunu ortaya koymuştur. Eğer bu ilaçlar alzheimeri önlüyorsa, aspirinin bitkisel eşdeğeri olan söğüt kabuğu da en az bunlar kadar etkili olmalıdır. Yalnız şunu da unutmayın eğer aspirine karşı alerjiniz varsa, bitkisel aspirinleri de kullanmamalısınız. Gotu kola; Zihin gücünün sağlıklı kalmasına yardımcı olan bu bitki, halk arasında yüzlerce yıldır hafıza otu olarak ün yapmıştır. Bitki yetiştirmek; Eğer ailenizde alzheimer öyküsü varsa ya da bu hastalıktan şüpheleniyorsanız, bitki yetiştirmeyi ciddi olarak düşünmeye başlamalısınız. Bunu yapmak size alzheimere karşı umut vaat eden bitkiler açısından sürekli bir kaynak sağlayacaktır. Bu bitkilerin tamamı, en azından bir yıllık olanları, ılıman iklimlerde yetiştirilebilir. Bu şekilde kendinize yalnızca bir kaynak sağlamakla kalmaz, aynı zamanda bahçeciliğin gerektirdiği düşünce, yaratıcılık ve fiziksel çalışma gibi, beyin fonksiyonlarını koruduğuna inanılan aktivitelerde de bulunmuş olursunuz. Unutmayın bu yazılanlar, Alzheimer durumunda sizi tamamen tedavi etmek için yeterli olmayacaktır. Bu bitkileri tedaviye yardımcı olarak ya da öncesinde korunmak için kullanmanız sağlığınız için daha faydalı olacaktır.

İlgili Haberler

Hakkımızda

Seni Sen Yapan Değerlere Dönüş Hareketi