Oral yolla bulasan kızıl mikrobunun yeni vücutta boğaz ve bademciklere yapışması ve salgıları ile vücudu zehirlemesi ile ortaya çıkan hastalık. İsilik benzeri ama tüm vücuda yukarıdan aşağı yayılan kırmızı beneklerle kendisini gösterir. Deriye bastırınca kırmızılıklar yok olur sonra 1-2 saniyede geri gelir. Doktorlar da bu şekilde koyuyor ilk kızıl teşhisini, kan testi ile tipi belli oluyor mikrobun. Kızıl hastalığı genellikle bakterilere karşı direnç gösteremeyen çocuklarda görülen rahatsızlıklardır. Zamanında aşıları yapılan çocukların yakalanma riski azdır, buradan da aşıların nasıl önemli olduğunu anlayabiliriz. Yine de, çocuğunuzu bakterilerden korumak için dikkat etmeniz gereken hususlar vardır. Oyun oynayan ve dışarıdaki mikroplarla muhatap olan çocuklara el ve ayak yıkama alışkanlığını kazandırmak gerekiyor. Yine hastalık geçiren çocuklardan uzak tutmanız gerekmektedir. Kişisel temizliğine dikkat edilmesi halinde hastalığa yakalanma riski düşürülebilir. Bu yüzden çocuğunuza mutlaka kişisel temizlik eğitimi vermeniz oldukça önemlidir, eğer zorlanıyorsanız bu konuda bir uzmandan yardım almanız faydalı olacaktır. "Neden oluyor bu kızıl hastalığı?" diyor olabilirsiniz, hemen onu da yazayım ki aklınızda bir soru işareti kalmasın: Kızıl hastalığına Streptococcus pyogenes (S. pyogenes) bakterileri tarafından salgılanan toksinden kaynaklanır. Yapılan araştırmalara göre; bu mikroorganizma bu cinsi oluşturan 74 türden insanlar için en öldürücü olanlardan biridir. Bu bakteri insanlarda farenjit, selülit, nekrotizan fasiit ve romatizmal ateş gibi hem süpüratif hem de süpüratif olmayan patolojilere neden olur. Kızıl hastalığı tükürük, hapşırma veya öksürme yoluyla çevreye yayılan sıvıyla temas etmesi durumunda bulaşabilir. Bunun yanında, bu hastalık yiyecek/içecek yoluyla da bulaşabilir. Hatta son yıllarda kızıl hastalığı salgınlarında bir artış olmuştur, 2009 yılında Vietnam’da 23.000’den fazla belgelenmiş vaka bulunmaktadır. Gördüğünüz gibi, antik zamanlarla ilişkili bir patoloji ile karşı karşıya olsak da, bu durum modern toplumda mevcut olmaya da devam etmektedir. Bu yüzden bu hastalığın nasıl bulaşacağını bilmekte fayda var, zaten son zamanlarımızı koronavirüs salgını ile uğraşırken yeni bir salgına daha yer vermeyelim. Çünkü bilinen tüm viral enfeksiyon hastalıkları temas yoluyla ve kişisel bakıma dikkat etmemek yüzünden bulaş riski artıyor. Bu yüzden çocuklarınıza temastan kaçınmalarını, arkadaşlarıyla oyun oynadıktan sonra ellerini 20 saniye kuralına uyarak yıkamalarını, kişisel temizliklerine dikkat etmelerini gerektiği konusunda eğitim vermek sizlerin elinizde. Sizin de görebileceğiniz üzere, kızıl hastalığı temiz olmayan yüzeyler ya da hasta insanlardan mikro tükürük parçacıkları yoluyla bulaşan hafif ama son derece bulaşıcı bir patolojidir. Bu nedenle, uygun hijyen alışkanlıkları bu duruma karşı savunmanın ilk engelidir. Bu durumu engellemek için takip etmeniz gereken bazı kurallar şunlardır:

• Çocuğunuz hapşırdığında burnunu ve ağzını bir mendille kapatmayı,
• Ellerini, en az 20 saniye boyunca, sabun ve su ile sık sık yıkamayı,
• Etkilendiğini düşündüğünüz çocuğunuzun kullandığı çatal bıçakları yalnızca onun kullanımı ile sınırlandırmayı, unutturmayın ve unutmayın...

Kızıl Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

• Hastalık virüsü diğer viral enfeksiyonlar gibi kendisini hemen belli etmez.
• Tıpkı koronavirüs gibi gelişim süreci vardır
• Genellikle 5 günlük süreçten sonra etkisi göstermeye başlar.
• Bu süreçte, hastalığın belirtileri ortaya çıkabilir ve ilk belirtisi ateşlenme yaşanması.
• Basit bit soğuk algınlığı sanılabilir. Ancak kusma ve vücudun değişik bölgelerinde ortaya çıkan dökülmeler, kızıl hastalığının işaretidir. 
• Bu döküntüler; yüzde, koltuk altında ve kasık bölgesinde meydana gelir ve fark edilebilirdir.
• Halsizlikde hastalığın belirtilerinden birisidir.
• Aşırı yorgunluk, titreme, yutkunmada yaşanan zorluklar, boğazda medyana gelen ağrılar kızıl hastalığının önemli belirtileriarasında yer alıyor.
• Vücutta meydana gelen kırmızılık ve dökülmeler yaygınlaşabilir.
• Kaşıntı da yapabilir, dilin beyazlaşması ve daha sonrasında üzerinde kırmızı noktaların belirmesi söz konusudur.
• Bu tür belirtileri çocuğunuzda gördüyseniz vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalısınız.
• Tedaviyle, kısa süre içerisinde hastalığın atlatılması mümkündür.

Kızıl Hastalığı Nasıl Tedavi Edilir?

 

• Kızıl hastalığına yakalana çocuğun hemen hastaya götürülmesi gerekiyor.
• Anti bakteriyel ilaçların kullanımı ve iğnelerle hastalığa neden olan mikrop temizleniyor.
• Hastalık sırasında vücut sıvı kaybedebilir.
• Bu nedenle, uygun gıda takviyeleriyle vücut direncinin yerine gelmesi sağlanıyor.
• Hastalığın durumu, çocuğun direncine göre tedavinin süresinde değişiklikler olabilir.
• Ancak en uzun tedavi süresi iki haftadır.

Kızıl Hastalığı Doğal Tedavi Yöntemleri

Doktorunuzun verdiği tedaviye başladıktan sonra, elbette bitkisel çözümleri uygulayarak kızıl hastalığının geçmesini hızlandırabilirsiniz. İşte kızıl hastalığı için doğal reçeteler:

• Frenk Üzümü: Temiz bir tülbent temin edin ve bu tülbente 1 avuç frenküzümü koyun. Tülbenti sıkın ve suyunun çıkmasını sağlayın. Günde 3 kez, bir kahve fincanı içilir.
• Karaçan Dikeni, Su: Karaçam dikeni(1 avuç), 10 bardak suyun içine atın ve 15 dakika kaynattıktan sonra, banyo suyunuza ilave edin. Daha sonra banyonuzu yapın.
• Ahududu: Ahududuyu(1 avuç), temiz bir tülbentin içine koyun ve tülbenti sıkıp suyunu çıkarın. Günde 3 kez 1 çay bardağı tüketin.

• Civanperçemi, Su: 30 gram civanperçemi, 4 bardak suyun içine koyun ve 10 dakika kaynattıktan sonra süzün. Günde 3 kez, bir çay bardağı miktarında tüketin.
• Çuha Çiçeği: 1 tatlı kaşığı çuha çiçeğini, bir çay fincanı kaynar suyun içine atın ve 10 dakika demlenmesini bekleyin. Son olarak süzün ve tüketin. Günde 2 kez 1 çay bardağı tüketilir.
• Adaçayı: Kızıl hastalığı için, adaçayı oldukça etkili bir çaydır ve günde iki kez adaçayı ile gargara yapılmalıdır.
• Atkuyruğu: Bir fincan kaynar suya, atkuyruğu(iki çay kaşığı) atılır ve demlenmesi için 7 – 10 dakika bekletilir. Daha sonra süzün ve günde iki kez bu karışım ile gargara yapılır.