Kaşıntı ve Kızarıklıklarınızın Sebebi Gül

Viral olduğu son zamanlarda anlaşılmış bir hastalıktır, uçuk virüsüne benzer bir virüstür sebebi de özellikle alerjik bünyeleri çabuk etkiler, güç bela geçirseniz de sık sık nüksetmesi mümkündür, daha sonra tabii dizlerden ve dirseklerden aşağıyı ve çeneden yukarıyı etkilemiyor ilginç bir şekilde, yine de boynunuza kadar kırbaçla dövülmüş görüntüsü yaratabiliyor, son zamanlarda bu kadar sık rastlanmasına rağmen genelde herkes mantar sanıyor, tabii mantar bulaşıcı ve vücudun değişik yerlerinde yayılması mümkün, gül hastalığında ise yayılma olmuyor fakat kaşıntı olan yerlerde zamanla deri döküntüsüne kadar gidebiliyor, ne kadar durdurmaya çalışırsanız çalışın bir noktadan sonra maalesef kendini tekrar ediyor. Bu cilt hastalığının maalesef tam nedeni bilinmiyor, ancak stresin tetiklediği düşünülüyor, halk arasında madalyon hastalığı veya gül hastalığı olarak da biliniyor. Böyle isimlendirilmesinin nedeni ise şu; göğüs civarında madalyon seklinde bir kızartı, ardından bol kaşıntı, hani romatizmalı teyzelerin ağrım varsa yağmur var tahminleri gibi o kaşınan yerlerde 2-3 gün içinde gül seklinde kırmızılıklar çıkması- yani sanki önceden kaşınarak orada “çıkıyorum ben” diye haber vermesi. Bir de bu rahatsızlığınızı gören ve bir anda doktor kesilen herkes şu tepkiyi verir “bu kurdeşen kurdeşen, yok egzama olmuşsun, ayyy sen alerjisiiiiiiin, böcek sokmuş seni, tarantula bu tarantula gibi ama tahminlerde bulunulan ama yine hiç birinin çıkmadığı cilt hastalığında ilk başta yapmanız gereken tabii kulaktan dolma bilgiler edineceğinize ya da kafanıza göre krem kullanmak yerine hemen bir cildiye doktorunun yolunu tutmanız lazım.

Biraz önce söylemiştim sebebi maalesef tam olarak bilinmiyor ancak; Stresten, aşırı sıcak ya da soğuğa maruz kalmaktan tutun da bağışıklık sisteminin yeterince güçlü olmamasına, sindirim sistemi rahatsızlıklarına ve genetik faktörlere uzanan birçok nedene bağlı olarak gelişebildiği biliniyor. Özellikle açık tenli kadın ve erkeklerde ve 30'lu yaşlardan sonra kendini gösterdiği söylenen gül hastalığının bilinen kesin bir tedavisi de bulunmuyor ancak hastalığın etkilerinin en aza indirilmesi ve kontrolü elden bırakmadığınız sürece bu hastalıktan en az derecede etkilenmeniz sağlanabiliyor. Bunun için tabii ki öncelikli olarak bir dermatoloğa başvurmanız ve onun sizin için uygun bulduğu tedavi yöntemlerini uygulamanız gerekiyor, birçok cilt hastalığına benzetilen gül hastalığının aklınızı karıştırmayacak belirtilerine bakalım ne dersiniz? Buyursunlar efendim.

Gül Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Yüzde sık sık tekrar eden kızarıklık, bu kızarıklıkların zamanla kalıcı hale gelmeye başlaması.
Yüzde sık sık tekrar eden yanma, batma hissi.
Özellikle burun ve yanak bölgelerinde küçük kan damarlarının belirginleşmesi.
Yüzde iltihaplı sivilcelerin ve kırmızı şişliklerin oluşmaya başlaması.
Gözlerde yanma hissi.
Burunda şişkinlik.
Deride kuruluk, döküntüler.

Bilgilendirme

Birazdan gül hastalığınıza iyi gelecek doğal yöntemleri size yazacağım fakat bu gül hastalığının hafif bir şekilde seyretmesini sağlamak ve etkilerini en aza indirmek için aşağıda yazacağım önlemlerdi göz ardı etmemeniz gerektiğini unutmayın, cildiniz de siz de rahat edin.

Aşırı sıcak ya da soğuk yiyecek ve içeceklerden uzak durmalısınız.
Cildinizi güneşin zararlı etkilerinden korumak için yaz-kış demeden tüm yıl boyunca cilt tipinize uygun bir güneş kremi kullanmalısınız.
Cildinizi sık sık doktorunuzun önerdiği nemlendiricilerle nemlendirmeyi ihmal etmemelisiniz.
Özellikle yaz aylarında güneş ışınlarına uzun süre doğrudan maruz kalmamaya özen göstermelisiniz.
Aynı şekilde aşırı soğuklardan da cildinizi korumaya özen göstermelisiniz.
Alkol ve kafein içeren yiyecek ve içeceklerden uzak durmalısınız.

Gül Hastalığına İyi Gelen Bitkiler

Bu yazımı okuyorsanız ya bu hastalıktan mustaripsiniz, ya yakınınız bu hastalıktan mustarip ya da bu hastalığın siz de olduğunu düşünüyorsunuzdur, bu yazacağım doğal yöntemler elbette sizin rahatlamanıza yardımcı olacaktır, ancak yukarıda dediğim gibi bu yöntemleri uygulamadan önce mutlaka doktorunuza danışmalı, sizin için hangisi ya da hangilerinin uygun olduğunu öğrenmelisiniz. Bunun yanında eğer aşağıdaki malzemelerden herhangi birine karşı alerjiniz varsa asla ama asla o yöntemi seçmemelisiniz, aman deyim benden uyarması…. O zaman başlayalım bu hastalığa iyi gelen doğanın mucizesi bitkilere.

Aloe Vera

Aloe veranın artık hepimiz bir cilt dostu olduğunu hepimiz artık biliyoruz değil mi?
Özellikle kızarılıklığın geçmesine destek olan aloe veranın bu etkisinden faydalanmak için taze haldeki aloe vera yapraklarının iç kısmından çıkaracağınız jeli temiz cildinize kızarklık ve kaşıntı olan bölgeye uygulamanız yeterli.

Bal

Birçok faydasının yanı sıra vücutta oluşan iltihaplı bölgelerin de hızla iyileşmesine destek olan bal, bu özelliği sayesinde gül hastalığına karşı da yanımızda.
Bu özelliğinden faydalanmak için tek yapmanız gereken doğal bal kullanmak
Kullanacağınız doğal balı haftada 2 kez kızarıklık bulunan bölgelere sürün ve bu şekilde yarım saat bekledikten sonra cildinizi ılık suyla güzelce yıkayın. İşte bu kadar!

Salatalık

Cildi nemlendirme konusunda en çok kullandığımız salatalığı bu muhteşem özelliğinden dolayı gül hastalığı olanlar için de destek sağlıyor.
Salatalıkları dilimleyip yüzünüze ya da kızarıklık bulunan diğer bölgelere uygulayın ve bu salatalık maskesini 30 dakika bekletip cildinizi arındırın.
Haftada 2 kez bu maskeyi uygulayarak cildinizi nemlendirebilir, cildinizdeki yanma, kaşıntı ve kızarıklıklardan kurtulabilirsiniz.

Yeşil Çay veya Melisa Çayı

Anti inflamatuvar özellikleri bulunan bu iki çay da cildinizdeki yanma, batma ve kızarıklıktan kurtulmanıza yardımcı oluyor.
Bu özelliklerinden faydalanmak için günde 1 fincan yeşil ya ya da melisa çayı içebilir, demleyip soğuttuğunuz çayı cildinize bir pamuk yardımıyla uygulayabilirsiniz.

Okaliptüs Yağı

Gül hastalığından mustarip olanlar için cildinizdeki kaşıntıları ve kızarıkları dindirecek bir yöntem ise okaliptüs yağıdır.
Pamuğa damlattığınız birkaç damla okaliptüs yağını sorunlu olan bölgeye sürerek destek alabilirsiniz.
Okaliptüs yağı iltihaplanmayı ve kaşıntıyı giderecek kadar etkili bir bitkisel destektir.

Lavanta Yağı veya Çay Ağacı Yağı

Lavanta yağı ve çay ağacı yağı da iltihaplı bölgelere iyi gelen bitkisel ürünlerden ikisidir, bu iki yağında kaşıntılara ve kızarıklara iyi geldiğini zaten biliyoruz.
Güvenilir aktarlardan, doğal ürünler satan market ve online alışveriş sitelerinden kolayca temin edebileceğiniz lavanta ya da çay ağacı yağını çok az miktarda zeytinyağı ile karıştırın, bir pamuk yardımıyla bastırmadan cildinizdeki sorunlu bölgelere sürün.
Bu uygulamayı her gün 1 kez yapabilir, fazla gelen yağı 30 dakika sonrasında temiz bir bez, havlu ya da kâğıt havlu yardımıyla cildinizden aldırabilirsiniz.

Yulaf Ezmesi

Daha önce yulaf ezmesini birçok cilt rahatsızlığı bitkisel tedavinde yazmıştım ama belki ilk defa duyanlar için; yulaf ezmesi cilt sağlığını destekleyen besinler arasında yer alıyor.
Yapacağınız işlem ise çok basit; yulaf ezmesini mutfak robotuyla un haline getirip içine macun kıvamına gelecek kadar bal ilave edebilir ve hazırladığınız bu karışımı kızarıklık bulunan bölgelere uygulayabilirsiniz.
Bu maskeyi haftada 1 kez yapmanız yeterli olacaktır.