Kişiler çoğunlukla çok baskın olmayan ve kendini tekrar eden spesifik seslerden aşırı derecede rahatsız olurlar. Bu seslerin neye göre seçildiği bilinmemektedir. Toplumda sıklıkla şımarıklık belirtisi olarak algılansa da kişilere hayati ciddi anlamda güçleştirebilir. Bilinen maalesef bir tedavisi yoktur fakat baş edilmesi kolaydır. Örneğin yemek yerken kulaklık takmak gibi, yani yemek yerken ağzını şapırdatan biri varsa dayanamayıp masadan kalkıyorsanız, sesli sakız çiğneyen birine denk gelince otobüsten iniyorsanız, aynı odayı paylaştığınız kişilerden önce uyumak için erken yatmaya özen gösterme durumunda kalıyorsanız size kötü bir haberim var... Siz de misofonyadan mustarip olabilirsiniz.
İlk kez 2001 yılında Jastreboff tarafından tanımlanmıştır. Mizofonide kaygı ve kaçınma davranışı ortaya çıkmakta kişilerarası ilişkileri ve işlevselliği olumsuz yönde etkilemektedir. Sıklığı konusunda tam bir bilgi olmasa da %20 civarı rastlandığı bildirilmektedir. Bu sıkıntıyı yaşayan kimselere deneysel olarak bu sesler dinletildiğinde; kaygı belirtisi olan artmış otonomik yanıtlar (kalp hızında artış, solunum hızlanması, göz bebeklerinde genişleme) gözlenmiştir. Mizofoninin belirli sesler için özgü olması, psikososyal faktörlerle ortaya çıkması, belirgin kaygı ve kaçınmaya yol açması, yaşam kalitesini olumsuz etkilemesi, psikiyatrik yönünü desteklemektedir. Düşünsenize birinin size sadece nefes aldığınız için sinirlendiğini. Bu durum karşınızda bir misofonya hastası olduğuna işaret olabilir. Çünkü siz farkında olmasanız da sesli nefes alıp verdiğiniz için o rahatsız oldu ve gerçekten yapabileceği hiçbir şey yok.
Mizofoni Belirtileri Nelerdir?
Mizofoni günümüzde çok yeni bir keşif ama toplumda her 10 kişiden 2'sinde görülüyor, evlerden ırak bir hastalık desem abartmış olmam...Hastalar en şiddetli rahatsızlık derecesine sabah, uyanma ile gelen ilk saatler ve gece yarılarında ulaşıyor. Özellikle uykusuzluk durumunda bu derece çok daha artabiliyor. O zaman kendinizi küçük bir teste tabi tutmaya hazır mısınız? Eğer aşağıdaki maddelerden çoğuna evet diyorsanız siz de bu hastalıktan mustarip olabilirsiniz.
- Sinemada patlamış mısır yiyenler yüzünden filmi izleyemiyorsanız hatta sinema salonunu terk etmişliğiniz varsa
- Yanınızdaki sesli nefes alıp verdiği için okulda sınavda boş kağıt verme uğruna sınıftan çıktıysanız
- Birinin ağız şapırdatması, kola, ayran, çay, kahveyi höpürdetmesi, yutkunması; hatta hasta olunca hapşırması, öksürmesi sizi çileden çıkarmaya yetiyorsa
- Toplu taşımada bu sesleri duyamamak için sürekli kulaklık takma zorunluluğu hissediyorsanız
- Eşinizin, odanızı paylaştığınız kişilerin derin nefes alma, horlama seslerini duymamak için onlardan erken yatıyorsanız...
- Ve sırf bu yüzden eşinizle, sevgilinizle birlikte uyuyamıyorsanız ve yatakları ayırdıysanız
- Sabah çalan alarm sesine derin bir kin besliyorsanız
- Kedilerin, köpeklerin yalanma sesi bile sizi delirtiyorsa
- Saatin tik tak sesi, yere ayak tabanını vurma sesi, topuklu ayakkabı sesi, klavye sesi en büyük düşmanlarınızdansa
- Tırnak kesme, törpüleme sesi yüzünden en yakın arkadaşlarınızla aranız bozulduysa
- Sesli esneyen insanların ağzına ağzına vurasınız geliyorsa
- Yüksek sesle gülenler, kahkaha atanları duydukça sizin sinirden ağlamak geliyorsa
- Ve özellikle bebek ağlamalarına karşı hiç ama hiç tahammülünüz yoksa... Üzgünüm ama siz de mizofoni hastasısınız ?
Bu arada bir insanın yaşayabileceği en kötü olaylardan yada hastalıklardan biri, tam bir lanettir. Tam bir lanet diyorum çünkü benim de bazı seslere karşı duyarlılığım var, neyse ki hayatımı ciddi şekilde etkileyecek cinsten değil... Bu hastalığın tedavisi de maalesef yoktur. Ama bu sizi üzmesin... Eğer hayatınızı ciddi şekilde idame ettirmekte zorluk çekiyorsanız, Sesleri duyduğunuzda tahammülsüzlük artık ciddi boyutlara ulaştıysa psikiyatriste görünmenizde fayda var. Zira mizofoni sesle faaliyete geçen beyin yapılarından kaynaklanan psikolojik bir anomali. Yani psikolojik bir sorundur... Sakın endişelenmeyin! ve en kısa sürede bir uzmana görünün diyorum... Az sesli günler sizinle olsun.
